Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Ansiklopedik

Turkish Turkish Ansiklopedik
EHLULLAH : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
allah'ın adamı, veli, evliya.
allah'a teveccüh etmiş, kulluğunu yanlız ona yöneltmiş. küfür ehlinden, ve şirkten kaçınan

EKABİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
rütbece, görgü ve faziletçe büyük olanlar, devlet ricali

EKBER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
daha büyük, çok büyük, en büyük, pek büyük, azam.
allah'ın sıfatlanndandır. kur'an-ı kerim'de 23 yerde geçer. isim olarak kullanılması iyi değildir. hindistan'a hakim olan türk hükümdarı

EKE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
bilgili, deneyli, olgun.
kurnaz, açıkgöz.
bilmiş çocuk.
dahi

EKEMEN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
(bkz. eke)

EKER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
toprakla uğraşan

EKİM : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
toprağa ürün ekme işi.
yılın onuncu ayı

EKİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) ka.
ekilmiş tahılın sürmüşü, tarlada bitmiş tahıl.
kültür

EKİNER : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
(bkz. ekin)

EKMEL : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er. l. daha, pek kamil, mükemmel ve kusursuz olan.
en uygun, en eksiksiz.
ekmel-i enbiya: hz. rasûlullah (s.a.s.).
dinin tamamlanması. maide suresi ayet,

EKMELEDDİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
dinin en olgunu, en olgunlaştırdığı isim.
dinin tamamı.
türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır.
(bkz. ekmelettin)

EKREM : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
daha, en kerim.
çok şeref sahibi, pek cömert, çok eli açık. ekremü'l-ekremin: cenab-ı hak. (alak suresi: 3 )

EKVAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
varlıklar, alemler, dünyalar.
(bkz. evren)

ELA : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
sarıya çalan kestane rengi, göz rengi

ELANUR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. ela)

ELBURZ : Turkish Turkish Ansiklopedik

(far.).
kafkaslarda en yüksek dağ.
uzun boylu yakışıklı kimse.
erkek ve kadın adı olarak kullanılır

ELDEMİR : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
demir gibi güçlü el

ELFAZ : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) er.
sözler, sözcükler

ELFİDA : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
feda etme, gözden çıkarma, verme

ELFİYE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka. l- 1000 mısralık manzume.
manzum risaleler

ELGİN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(tür.) er.
garip, yurdundan ayrılmış

ELHAN : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.).
nağmeler, ezgiler.
erkek ve kadın adı olarak kullanılır

ELİF : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
islami alfabenin ilk harfi. ebccd hesabında değeri birdir.
musikide "la" notasını ifade için kullanılır.
ülfet eden, dost, tanıdık.
alışmış, alışkın, alışık.
iki kelimeli isimler yapılabilir (elif beyza, elif nur v.s.)

ELİFE : Turkish Turkish Ansiklopedik

(ara.) ka.
(bkz. elif)

ELMAS : Turkish Turkish Ansiklopedik

(yun.) ka.
bilinen kıymetli taş.
pek sevgili ve kıymetli.
billurlaşmış saf ve şeffaf karbon.
ucunda sivri bir elmas parçası bulunan ve cam kesmekte kullanılan alet