Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Encyclopedic

Turkish Turkish Encyclopedic
FAHİRE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Övünülecek, İftihar Edilecek. Şerefli, Kıymetli. Parlak, Güzel, Mükemmel

FAHREDDİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Dinin Övdüğü, Diniyle Övünen. Dinin Seçkini

FAHREDDİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Dinin övdüğü, diniyle övünen. Dinin seçkini

FAHRETTİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Dinin Övdüğü, Diniyle Övünen. Dinin Seçkini

FAHRETTİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Dinin övdüğü, diniyle övünen. Dinin seçkini

FAHRİ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Bir Karşılık Beklemeden Yalnızca Şeref Ve İftihar Vesilesi Olarak Kabul Edilen İş. (İş, Sıfat, Unvan). Fahri Üye; Maaşsız, Ücretsiz Veya Kurum İçin Gurur Kaynağı Olan Kişi

FAHRİ KORUTÜRK : Turkish Turkish Encyclopedic

Türkiye'nin
cumhurbaşkanı (öl. 12 Ekim 1987).*

FAHRİYE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Bir Karşılık Beklemeden Yalnızca Şeref Ve İftihar Vesilesi Olarak Kabul Edilen İş. (İş, Sıfat, Unvan). Fahri Üye; Maaşsız, Ücretsiz Veya Kurum İçin Gurur Kaynağı Olan Kişi

FAHRUNNİSA : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Çok Övünen, Şanlı, Şerefli, Onurlu Kadın

FAHRUNNİSA : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Çok övünen, şanlı, şerefli, onurlu kadın

FAHRİ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Bir karşılık beklemeden yalnızca şeref ve iftihar vesilesi olarak kabul edilen iş. (İş, sıfat, unvan). Fahri üye; maaşsız, ücretsiz veya kurum için gurur kaynağı olan kişi

FAHRİYE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Bir karşılık beklemeden yalnızca şeref ve iftihar vesilesi olarak kabul edilen iş. (İş, sıfat, unvan). Fahri üye; maaşsız, ücretsiz veya kurum için gurur kaynağı olan kişi

FAHİM : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Akıllı, anlayışlı, kavrayışlı. Ulu, büyük, sayan

FAHİME : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Akıllı, anlayışlı, kavrayışlı. Ulu, büyük, sayan

FAHİR : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Övünülecek, iftihar edilecek. Şerefli, kıymetli. Parlak, güzel, mükemmel

FAHİRE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Övünülecek, iftihar edilecek. Şerefli, kıymetli. Parlak, güzel, mükemmel

FAİK : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Üstün, Seçkin, Yüksek, İleri. Mümtaz, Manevi Olarak Üstün Olan

FAİKA : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Üstün, Seçkin, Yüksek, İleri. Mümtaz, Manevi Olarak Üstün Olan

FAİZA : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Fevz Bulan, Muradına Ulaşan, Başarı Kazanan

FAKI : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: TürkçeCinsiyeti: ErkekAnlamı: Fakih'ten bozma kelime. Anadolu'da okuryazar ve bilgili imam, hoca gibi kimselere eskiden verilen unvan

FAKİH : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Bir Şey Bilen Yahut Anlayan Kimse. Fıkıh İlminde Üstad. İslam Hukuk Bilgini

FAKİR BAYKUT : Turkish Turkish Encyclopedic

(Asıl adı Tahir veli) Türk yazar

FAKİH : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Bir şey bilen yahut anlayan kimse. Fıkıh ilminde üstad. İslam hukuk bilgini

FAKI : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: TürkçeCinsiyeti: ErkekAnlamı: Fakih'ten Bozma Kelime. Anadolu'da Okuryazar Ve Bilgili İmam, Hoca Gibi Kimselere Eskiden Verilen Unvan

FAL : Turkish Turkish Encyclopedic

İnsanların geleceklerini öğrenmek, kısmetlerini, karşılaşacakları olayları anlamak (iddasında olanlar) için iskâmbil, kahve telvesi, bakla gibi araçlarladan anlam çıkarmalarına fal denir.*