Turkish Turkish Encyclopedic
KATAR : Turkish Turkish Encyclopedic
Arap Yarımadası'nda devletBaşkenti: DohaYönetim şekli: EmirlikDoğalgaz üretim ve kaynakları zengindir. Tarım ürünleri ve halkın ihtiyaçları ithal edilir. Ülke sanayisi, tamamıyla petrol ve doğalgaza dayanır. Sanayi, petrol arıtma, petrokimya, gaz sıvılaştırma, çimento ve demir-çelik tesisleriyle sınırlıdır.Nüfusun yüzde 80'ini göçmenler, özellikle İranlılar ve Pakistanlılar oluşturur.*
KATİB : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yazıcı. Bir Kuruluşta Yazı İşleriyle Vazifeli Kimse, Sekreter. Osmanlı Devletinde Divanın Resmi Yazılarını Yazan Vazifeli. Devlet Memuru
KATİBE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Yazıcı. Bir Kuruluşta Yazı İşleriyle Görevli Kimse, Sekreter
KATİFE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Kadife. Bir Nevi Çiçek
KATİP : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yazıcı. Bir Kuruluşta Yazı İşleriyle Vazifeli Kimse, Sekreter. Osmanlı Devletinde Divanın Resmi Yazılarını Yazan Vazifeli. Devlet Memuru
KATOLİKLİK : Turkish Turkish Encyclopedic
Papa'yı ruhani önder olarak tanıyan Hristiyanlığın bir mezhebi.*
KATRE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Damla. Damlayan şey
KATİB : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yazıcı. Bir kuruluşta yazı işleriyle vazifeli kimse, sekreter. Osmanlı devletinde divanın resmi yazılarını yazan vazifeli. Devlet memuru
KATİBE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Yazıcı. Bir kuruluşta yazı işleriyle görevli kimse, sekreter
KATİFE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Kadife. Bir nevi çiçek
KATİP : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yazıcı. Bir kuruluşta yazı işleriyle vazifeli kimse, sekreter. Osmanlı devletinde divanın resmi yazılarını yazan vazifeli. Devlet memuru
KATIR : Turkish Turkish Encyclopedic
Atgillerden, erkek eşek ile kısrağın ciftleşmesinden doğan bir hayvan.*
KAUÇUK : Turkish Turkish Encyclopedic
Kauçuk ağacı ya da hevea denilen tropikal bir ağacın özsuyundan elde edilen esnek madde.*
KAVAK : Turkish Turkish Encyclopedic
Söğütgiller familyasından ağaç türü.*
KAVAK (SAMSUN) : Turkish Turkish Encyclopedic
Türkiye'nin Samsun ilinde ilçe.*
KAVAKLIDERE (MUĞLA) : Turkish Turkish Encyclopedic
Türkiye'nin Muğla ilinde ilçe.*
KAVAL : Turkish Turkish Encyclopedic
En ilkel nefesli çalgı. Odundan delikli bir boru biçimindedir.*
KAVAS : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Okçu, tüfekçi
KAVAVALILI MEHMET ALİ PAŞA : Turkish Turkish Encyclopedic
Mısır'da Kavalalı Hanedanı'nı kuran Türk vali. (Kavala,
Kahire, 1848).*
KAVİ : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yakar, Yakıcı. Kuvvetli, Güçlü. Sağlam İnanılır. Zengin Varlıklı
KAVİMLER GÖÇÜ : Turkish Turkish Encyclopedic
MÖ
yüzyıl ile
yüzyıl arasında Avrupa'yı istila eden, Akdeniz dünyasına yabancı kavimlerin akımı.*
KAVRAM : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: TürkçeCinsiyeti: KızAnlamı: Bir nesnenin zihindeki soyut ve güzel tasarımı
Nesnelerin ya da olayların ortak özelliklerini kapsayan ve ortak bir ad altında toplayan genel tasarım
KAVRAMA : Turkish Turkish Encyclopedic
Eş eksenel iki döner milin hareketlerinin birleştirilmesinde ya da ayrılmasında kullanılan aygıt.*
KAVUK : Turkish Turkish Encyclopedic
Kavuk çuha, keçe ya da bezden yapılıp içi pamuklu doldurulan ve çoğunlukla çevresine sarık sarılan bir başlık türüdür.*
KAVUKLU HAMDİ : Turkish Turkish Encyclopedic
Türk ortaoyunu ve tuluat sanatçısı (
1911)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani