Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Encyclopedic

Turkish Turkish Encyclopedic
MACHİAVELLİ : Turkish Turkish Encyclopedic

İtalyan siyaset bilimci (
1527).*

MACHU PİCCHU : Turkish Turkish Encyclopedic

Peru'nun orta güney kesiminde, And Dağları üzerinde, Cuzco'nun yaklaşık 80 km kuzeybatısında İnkalar'a ait kale kent

MACİD : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Şan Ve Şeref Sahibi Olan Kimse. İyi Ahlaklı. Ulu

MACİDE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Şan Ve Şeref Sahibi Olan Kimse. İyi Ahlaklı. Ulu

MACİDE TANIR : Turkish Turkish Encyclopedic

Türk tiyatro oyuncusu (Sivas, 1922).*

MACİT : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Şan Ve Şeref Sahibi Olan Kimse. İyi Ahlaklı. Ulu

MACİD : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Şan ve şeref sahibi olan kimse. İyi ahlaklı. Ulu

MACİDE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Şan ve şeref sahibi olan kimse. İyi ahlaklı. Ulu

MACİT : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Şan ve şeref sahibi olan kimse. İyi ahlaklı. Ulu

MADAGASKAR : Turkish Turkish Encyclopedic

Hint okyanusu'nda ada devleti.*

MADALYALAR VE NİŞANLAR : Turkish Turkish Encyclopedic

Başarılı kişilere verilen metal plaketler.*

MADDE : Turkish Turkish Encyclopedic

Cisimleri oluşturan töz (cevher), yani her çeşit maddesel nesne.*

MADDECİLİK : Turkish Turkish Encyclopedic

Her türlü varlığın maddeye dayandığını ileri süren felsefe akımı.*

MADEN : Turkish Turkish Encyclopedic

Özel bir parıltısı (maden parlaklığı) olan, genellikle ısıyı ve elektriği iyi ileten basit cisim

MADEN (ELAĞIZ) : Turkish Turkish Encyclopedic

Türkiye'nin Elazığ ilinde ilçe.*

MADEN OCAĞI : Turkish Turkish Encyclopedic

Maden filizi veya kömür çıkartmak için toprakta açılan büyük çukurlar

MADRİD : Turkish Turkish Encyclopedic

İspanya'nın başkenti.*

MAGNALAR : Turkish Turkish Encyclopedic

Afrika'nın savaşçı karıncaları ya da magnanlar yuva yapmaz, sürekli yer değiştirir. Çevreye korku salan bu göçebeler, uzunluğu birkaç yüz metreyi bulabilen sıkışık kollar halinde ilerler, yollarına çıkan her şeyi parçalar ve yutarlar.*

MAGNETOSFER : Turkish Turkish Encyclopedic

Magnetik alanı bir gezegenin çevresinde, iyonosfer ile gezegenler arasında yer alan geniş kuşak.*

MAGNEZYUM : Turkish Turkish Encyclopedic

Makine yapımında kullanılan alışagelmiş metallerin en hafifi olan metal.*

MAHBUBE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: (Muhabbet olunmuş) Sevilmiş, sevilen

MAHFER : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Ay aydınlığı, ay ışığı

MAHFİ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Gizli, Saklı

MAHFUZ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Korunmuş, gözetilmiş. Gizlenmiş, saklanmış

MAHFİ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Gizli, saklı