Turkish Turkish Encyclopedic
MAX WEBER : Turkish Turkish Encyclopedic
?!
MAYDANOZ : Turkish Turkish Encyclopedic
Maydanozgillerden bitki.*
MAYMUN : Turkish Turkish Encyclopedic
Primatlar takımından memeliler.*
MAYIN : Turkish Turkish Encyclopedic
Patlayıcı maddenin içine konduğu çeşitli biçimde madeni bir kap ve ateşleme düzeneğinden oluşur.*
MAZGİRT : Turkish Turkish Encyclopedic
Türkiye'nin Tunceli ilinde ilçe.*
MAZHAR : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Bir şeyin göründüğü çıktığı yer. Nail olma, şereflenme. Bir çeşit tef
MAZHAR OSMAN (USMAN) : Turkish Turkish Encyclopedic
Türk hekim (
1951).*
MAZLUM : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Zulüm görmüş. Halim, selim, sakin, sessiz
MAZMUN : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Borçluluk, kefalet. Ödenmesi gereken şey
MAZI : Turkish Turkish Encyclopedic
İğneyapraklılardan, servigiller (cupressaceae) familyasının thuja cinsini oluşturan altı kadar reçineli ağaç (ya da çalı) türünün hepsine birden mazı denir.*
MAZIDAĞI : Turkish Turkish Encyclopedic
Türkiye'nin Mardin ilinde ilçe.*
MAĞFİRET : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Allah'ın kullarının günahlarını bağışlaması, örtmesi
MAĞARA SANATI : Turkish Turkish Encyclopedic
Tarihöncesi insanlarının mağaraların duvarlarına yaptıkları eserler.*
MAĞARA VE MAĞARABİLİM : Turkish Turkish Encyclopedic
Yerdeki doğal oyukları araştırmak ve incelemek amacı güden bilim ve spor.*
MAĞFİRET : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Allah'ın Kullarının Günahlarını Bağışlaması, Örtmesi
MAİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Üzerinde yemek bulunan sofra. Yemek, şölen. İsa ve Havarilerine gökten inen sofra (Maide-i Mesih)
MAİLE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı:
Bir yana eğilmiş, eğik. Hevesli, istekli, yetenekli. Taraflı, içten istekli. Andırır, benzer. Tutkun
MAŞUK : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Sevilen, Sevilmiş
MEBŞURE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Yüzü Beyaz, Gösterişli Güzel Kadın
MECDİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Rızkı Bol, Nasibi Açık, Bahtiyar
MECDİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Rızkı bol, nasibi açık, bahtiyar
MECELLE : Turkish Turkish Encyclopedic
Osmanlı Devleti'nde "Mecelle ahkâmı adliye" adıyla 1868 tarihinde yürürlüğe giren ve 1926 tarihine kadar yürürlükte kalan medeni yasa. (Bu anlamda büyük harfle başlar.)*
MECİD : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Çok Ulu, Yüce, Şan Ve Şeref Sahibi. Allah'ın Sıfatlarından
MECİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Büyük Ulu. Şan Ve Şeref Sahibi
MECİT : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Çok Ulu, Yüce, Şan Ve Şeref Sahibi. Allah'ın Sıfatlarından
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani