Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Encyclopedic

Turkish Turkish Encyclopedic
NASIHA : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Nasihat Eden, Öğüt Veren

NASIR : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yardımcı, Yardım Eden

NATIK : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Söyleyen konuşan. Düşünen. Bildiren, bildirici

NATO : Turkish Turkish Encyclopedic

Kuzey Atlantik Paktı Örgütü*

NATUK : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Söyleyen konuşan. Düşünen. Bildiren, bildirici

NATÜRALİZM (DOĞALCILIK) : Turkish Turkish Encyclopedic

Deneysel bilimlerin yöntem ve sonuçlarını sanata uygulayarak gerçeği tam bir nesnellikle ve bütün yönleriyle oluşturmaya çalışan edebiyat okulu; doğalcılık da denir.*

NATÜRMORT (ÖLÜDOĞA) : Turkish Turkish Encyclopedic

Cansız doğayı konu alan resim türü; ölüdoğa.*

NATIK : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Söyleyen Konuşan. Düşünen. Bildiren, Bildirici

NAYMAN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: MoğolcaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Sekiz. Batı Moğolistan'da yaşayan sekiz kabileden oluşan Türk topluluğu

NAZ : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Kendini Beğendirmek İçin Takınılan Yapmacık Cilve, İşve. Bir Şeyi Beğenmiyormuş Gibi Gözükme. Şımarıklık

NAZAN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Nazlı

NAZENDE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Naz edici, nazlı, hoş edalı

NAZENİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Cilveli, Oynak. Çok Nazlı Yetiştirilmiş, Şımarık. Narin İnce Yapılı

NAZENİN : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Cilveli, oynak. Çok nazlı yetiştirilmiş, şımarık. Narin ince yapılı

NAZIDİL : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Gönül nazı, gönül cilvesi

NAZİF : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Temiz, Pak, Nazik, Zarif Ve Şık Giyimli

NAZİFE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Temiz, Pak, Nazik, Zarif Ve Şık Giyimli

NAZİK : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: İnce, Narin. Terbiyeli, Saygılı. Güzel Zarif

NAZİL : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Yukardan Aşağıya İnen. Bir Yere Konan, Bir Yerde Konaklayan

NAZİLE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Yukardan Aşağıya İnen. Bir Yere Konan, Bir Yerde Konaklayan

NAZIM : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: (Tanzim eden) Düzenleyen. Sıra sıra, dizi dizi olan şey

NAZIME : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Tanzim eden, düzenleyen. Sıra sıra, dizi dizi olan şey

NAZIR : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Nazar eden, nezaret eden, bakan, gözeten. Vekil bakan. Bir yüzü bir tarafa yönelik olan

NAZİRE : Turkish Turkish Encyclopedic

Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Örnek Karşılık. Manzum Eserde Ayrı Vezin Ve Kafiyede Benzer Olma Hali