Turkish Turkish Encyclopedic
CANTEZ : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: TürkçeCinsiyeti: ErkekAnlamı: Tez Canlı, Aceleci
CANTÜRK : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: TürkçeCinsiyeti: ErkekAnlamı: İyi Hasletlere Sahip Türk
CANVER : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: TürkçeCinsiyeti: ErkekAnlamı:Canlı, Haşere
CANİB : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Ön taraf, cihet
CANİP : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Ön taraf, cihet
CANİPEK : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: TürkçeCinsiyeti: KızAnlamı: Yumuşak huylu (kimse)
CAOXAE : Turkish Turkish Encyclopedic
TıpKalça kemiği. (e-k.2001)*
CARACAS : Turkish Turkish Encyclopedic
Venezuela'ın başkenti.*
CARİYE : Turkish Turkish Encyclopedic
İslâm toplumlarında genç ya da yaşlı kadın kölelerdir. Osmanlı Devleti'nde de uzun süre yasal olan bu uygulama 1847 yılında çıkarılan bir yasayla yasaklanmıştır. Cariyeler üzerinde sahipleri mutlak kullanım hakkına sahipti. Cariyelere istenilen işler gördürtülebilinir ve cariyeler satılabilirdi. (a*.)*
CASİO : Turkish Turkish Encyclopedic
Japon elektronik ve saat firması.*
CASUS : Turkish Turkish Encyclopedic
Casusluk*
CASUSLUK : Turkish Turkish Encyclopedic
Bir kişi, bir grup veya bir ülke konusunda bilgiler edinmeye imkân veren yöntemler bütünü.*
CAVİD : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Sonrasız, Sürekli Kalacak Olan, Ebedi
CAVİDAN : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Daimi Kalacak Olan, Sonrasız, Ebedi
CAVİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: (Bkz. Cavidan)
CAVİD : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Sonrasız, sürekli kalacak olan, ebedi
CAVİDAN : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: Daimi kalacak olan, sonrasız, ebedi
CAVİDE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: KızAnlamı: (bkz. Cavidan)
CAVİT : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: FarsçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Sonrasız, sürekli kalacak olan, ebedi
CAZ : Turkish Turkish Encyclopedic
"Zencilerin ritmi"Hemen hemen evrensel bir anlatım biçimine bürünmüş Zenci Amerikan asıllı müzik.*
CAZGIR : Turkish Turkish Encyclopedic
Osmanlı Devleti topraklarındaki güreş yarışmalarında pehlivanları halka tanıtan ve birbirlerine tutuşturan, güreş sırasında da hakemlik yapan kişilerdi. Cazgırlara meydan şeyhi de denilirdi. (*a.)*
CAZİM : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Kesin. Kesin Kararlı
CAZİM : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı: Kesin. Kesin kararlı
CAİZ : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: ErkekAnlamı:Geçer. İşlenmesi, yapılması uygun anlamında
CAİZE : Turkish Turkish Encyclopedic
Kökeni: ArapçaCinsiyeti: KızAnlamı: Armağan, hediye. Yol yiyeceği, azık. Eski şairlere yazdıkları methiyeler için verilen bahşiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani