Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish Hukuk

MÜSTAKİM : Turkish Turkish Hukuk

Doğru, namuslu, dik, dürüst

MÜSTAMEL : Turkish Turkish Hukuk

Kullanılmış, eski

MÜSTAMİL : Turkish Turkish Hukuk

İstimal eden, kullanan

MÜSTAĞNİ : Turkish Turkish Hukuk

Doygun, gönlu tok, çekingen, nazlı davranan; gerekli bulmayan

MÜSTAĞRAK : Turkish Turkish Hukuk

Batık, boğulmuş, gömülmüş

MÜSTE'MİN : Turkish Turkish Hukuk

Aman dileyen kimse; canını kurtarmal için sığınan ve korunan kimse, yabancı uyruklu kişiler; gayrımüslümler

MÜSTEAR : Turkish Turkish Hukuk

Ariyet olarak alınan şey

MÜSTEAR AD : Turkish Turkish Hukuk

Bir kimsenin bir iş yaparken veya bir faaliyette bulunurken asıl adının yerine kullandığı ad; lakab

MÜSTEBİT : Turkish Turkish Hukuk

İstibdatla ülke yöneten; keyfe bağlı olarak yöneten

MÜSTECER : Turkish Turkish Hukuk

Kiraya verilen şey

MÜSTECİR : Turkish Turkish Hukuk

Kiracı

MÜSTEDA : Turkish Turkish Hukuk

Hakkında dilekçe verilen, istenilen, istida edilen

MÜSTEDELL : Turkish Turkish Hukuk

İstidlal olunmuş, bir delil ile ispad edilmiş

MÜSTEDİ : Turkish Turkish Hukuk

İstida veren, dilekçe veren

MÜSTEDİN : Turkish Turkish Hukuk

Borç isteyen

MÜSTEFAL : Turkish Turkish Hukuk

Hayır yönünden idaresi gerekli galle ve varidatı getirmek üzere vakfedilmiş mal

MÜSTEFAT : Turkish Turkish Hukuk

Kazanılmış, kar edilmiş; anlaşılmış

MÜSTEFİT : Turkish Turkish Hukuk

(Bir şeyden) yararlanan, lehdar, yararlanıcı

MÜSTEFİT OLMA : Turkish Turkish Hukuk

Yararlanma

MÜSTEHAP : Turkish Turkish Hukuk

Sevap ve günahı olmayan şeyler

MÜSTEHLEK : Turkish Turkish Hukuk

İstihlak edilmiş, tüketilmiş, bitirilmiş

MÜSTEHLİK : Turkish Turkish Hukuk

İstihlak eden, tüketici

MÜSTEHİK : Turkish Turkish Hukuk

İstihkak sahibi, hak kazanmış, hak etmiş, layık

MÜSTEHİR : Turkish Turkish Hukuk

Teehhür eden; geciken

MÜSTEKRA : Turkish Turkish Hukuk

Kiralanan şey