Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Hukuk

Turkish Turkish Hukuk
NEBERDE : Turkish Turkish Hukuk

Savaşçı; harpeden

NEBZE : Turkish Turkish Hukuk

Bir parça, az şey; bir şeyin artığı

NEBİ : Turkish Turkish Hukuk

Peygamber

NECAT : Turkish Turkish Hukuk

Kurtuluş, kurtulma

NEDAMET : Turkish Turkish Hukuk

Pişmanlık

NEDRET : Turkish Turkish Hukuk

Nadir hale gelme, kıtlaşma, azalma

NEFS : Turkish Turkish Hukuk

Ruh, can, kendi, kendisi

NEFSANİYET : Turkish Turkish Hukuk

Düşmanlık duygusu

NEFYETMEK : Turkish Turkish Hukuk

Sürgüne göndermek

NEFİ : Turkish Turkish Hukuk

Sürgün

NEFİR : Turkish Turkish Hukuk

Cemaat; düşmanın gelmekte olduğunun bir beldede bulunan halka bildirilmesi

NEGATİF : Turkish Turkish Hukuk

Olumsuz

NEHAR : Turkish Turkish Hukuk

Gündüz

NEHARİ : Turkish Turkish Hukuk

Gündüzlü

NEHBÜ GARET : Turkish Turkish Hukuk

Yağmacılık, yağma

NEHYETMEK : Turkish Turkish Hukuk

Yasaklamak, yapılmasını menetmek

NEHİP : Turkish Turkish Hukuk

Yağma

NEKES : Turkish Turkish Hukuk

Cimri; eli sıkı; adi; bayağı

NEKKAT : Turkish Turkish Hukuk

Hayır kurumu hizmetlilerinin zamanında göreve gelip gelmediklerini kontrol eden kimse

NEKROFİLİ : Turkish Turkish Hukuk

Ölü kadınla cinsel ilişkide bulunma

NEMA : Turkish Turkish Hukuk

Büyüme, gelişme

NEMFOMANİ : Turkish Turkish Hukuk

Kadının cinsel isteklerinin çoğalması ve yoğunlaşması