Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Hukuk

Turkish Turkish Hukuk
VESAİR : Turkish Turkish Hukuk

Diğer, başka

VESAİT : Turkish Turkish Hukuk

Vasıtalar, araçlar

VESAİTİ MAHSUSA : Turkish Turkish Hukuk

Özel araçlar özel aletler, gerekli araçlar, elverişli araçlar

VESTİ : Turkish Turkish Hukuk

Tercüme, çeviri, şerh

VESİKA : Turkish Turkish Hukuk

Belge

VESİLE : Turkish Turkish Hukuk

Yol, neden, vasıta, araç, bahane, fırsat

VETO : Turkish Turkish Hukuk

Bir yetkilinin bir hususa karşı çıkması

VETİRE : Turkish Turkish Hukuk

Oluş, süreç, oluşum

VEZARET : Turkish Turkish Hukuk

Vezirlik; vezir olma

VEZAİF : Turkish Turkish Hukuk

Vazifeler, görevler

VEZNİ : Turkish Turkish Hukuk

Tartılan şey

VEZİN : Turkish Turkish Hukuk

Tartı

VEZİRİ AZAM : Turkish Turkish Hukuk

Osmanlı imparatorluğunda, padişahtan sonra gelen en yüksek devlet memuru; sadrazam

VEÇHE : Turkish Turkish Hukuk

Yön, bakış açısı

VEÇHİLE : Turkish Turkish Hukuk

(Bu) yönden,(bu) yüzden, böylece, uyarınca

VOCATİO : Turkish Turkish Hukuk

Bir kimseyi mahkemeye çağırma

VOTUM : Turkish Turkish Hukuk

Adak, nezir, oy, rey, görüş

VOYVODA : Turkish Turkish Hukuk

Ordu komutanı; Osmanlı İmparatorluğunda Eflak ve Buğdan valilerine verilen ad

VUKU : Turkish Turkish Hukuk

Oluş, olma

VUKU BULMAK : Turkish Turkish Hukuk

Olmak, oluşmak, meydana gelmek

VUKUAT : Turkish Turkish Hukuk

Vakalar, olaylar

VUKUF : Turkish Turkish Hukuk

Bir şeyi bilmek; vakfolunan şeyler

VUSLAT : Turkish Turkish Hukuk

Kavuşma; buluşma

VUSTA : Turkish Turkish Hukuk

Orta, ortada bulunan; ara

VUSUL : Turkish Turkish Hukuk

Gelme; ulaşma