Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish Hukuk

DAVALI : Turkish Turkish Hukuk

Davacı tarafından davanın kendisine yöneltildiği, kişi; müddealeyh

DAVAYI MÜTEKABİLE : Turkish Turkish Hukuk

Karşılık dava

DAYİN : Turkish Turkish Hukuk

Borç veren, alacaklı

DAÜKELP : Turkish Turkish Hukuk

Kuduz hastalığı

DAÜSSILA : Turkish Turkish Hukuk

Yurt özlemi; yurdunu özleme

DAİN : Turkish Turkish Hukuk

Borçveren, alacaklı

DAİYE : Turkish Turkish Hukuk

Kötülük, insanı teşvik eden

DEAVİ : Turkish Turkish Hukuk

Davalar

DEBAGAT : Turkish Turkish Hukuk

Dericilik, deri işleri, tabaklık

DEBBAĞ : Turkish Turkish Hukuk

Debagatla uğraşan; deriyi terbiye eden kimse; sepici

DEBBOY : Turkish Turkish Hukuk

Deppoy, askeri depo, depo

DEBİTOR : Turkish Turkish Hukuk

Borçlu

DEDVEYT : Turkish Turkish Hukuk

Bir geminin alabileceği yük

DEFATEN : Turkish Turkish Hukuk

Bir defada, bir çırpıda

DEFATİR : Turkish Turkish Hukuk

Defterler

DEFEAT : Turkish Turkish Hukuk

Birçok kez, defalarca

DEFO : Turkish Turkish Hukuk

Bozuk, sakat; yapım veya dikiş bozukluğu

DEFORM : Turkish Turkish Hukuk

Şekil bozukluğu, biçimin bozulması

DEHALET : Turkish Turkish Hukuk

Birine sığınmak

DEHİR : Turkish Turkish Hukuk

Devir, uzun zaman; dünya; alem

DEKLARE ETMEK : Turkish Turkish Hukuk

Bildirmek, açıklamak

DEKLERASYON : Turkish Turkish Hukuk

Bildirge, beyanname, bildirim, açığa vurmak

DEKRE : Turkish Turkish Hukuk

Karaname, emirname

DELAİL : Turkish Turkish Hukuk

Deliler

DEMOGOJİ : Turkish Turkish Hukuk

Demogogun yaptığı iş, güzel olan fakat gerçeğe uymayan sözlerle lafetme; güzel fakat boş konuşma