Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Hukuk

Turkish Turkish Hukuk
LİVATA : Turkish Turkish Hukuk

Erkeğin erkekle cinsel ilişkisi veya erkeğin kadına arkadan yanaşması

LİYAKAT : Turkish Turkish Hukuk

Değer; bir kimsenin değeri; bir kimseye verilen değer; layıklık, hüner, yararlık, yararlılık

MA'DELET : Turkish Turkish Hukuk

Doğruluk, adillik, insaflılık

MA'DELET VAYE : Turkish Turkish Hukuk

Adaletli, adalet sahibi

MA'RUZ : Turkish Turkish Hukuk

Arzolunmuş, verilmiş, sunulmuş, söylenilmiş

MA-SADAK OLMAK : Turkish Turkish Hukuk

Tasdikli olmak, eş olmak

MAA : Turkish Turkish Hukuk

le, ile, beraber, birlikte

MAA-HAZA : Turkish Turkish Hukuk

Bununla beraber, böyle iken

MAADİN : Turkish Turkish Hukuk

Madenler

MAALİ : Turkish Turkish Hukuk

Yüksek fikirler, derin fikirler

MAALİ VEFD : Turkish Turkish Hukuk

Derecesi yüksek

MAAMAFİH : Turkish Turkish Hukuk

Bununla beraber, böyle iken

MAAN : Turkish Turkish Hukuk

Beraber, birlikte, mekan

MAANİ : Turkish Turkish Hukuk

Anlamlar, manalar

MAARİF : Turkish Turkish Hukuk

Marifetler, bilimler, bilgi, kültür

MAAİLE : Turkish Turkish Hukuk

Ailece, aile ile birlikte

MABATTABİİYE : Turkish Turkish Hukuk

Fizikötesi, metafizik

MABEYİN : Turkish Turkish Hukuk

Ekiden haremlik ile selamlık arasındaki daire; padişah sarayı

MABİHÜTTATBİK : Turkish Turkish Hukuk

Tatbik yeri, uygulama nedeni, uygulanacak şey

MABİHÜTİHTİCAC : Turkish Turkish Hukuk

Delil olabilen

MADDEİ SABIKA : Turkish Turkish Hukuk

Yukardaki hükümler; geçen hükümler; daha önce anılan maddeler

MADDİ EDİM : Turkish Turkish Hukuk

Edimin bir mal varlığı hakkı biçiminde ortaya çıkması

MADDİ FİİL : Turkish Turkish Hukuk

Açıklanan iradenin yalnızca maddi veya eylemsel bir sonuca yöneltilmesi