Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
LİBERASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liberation. “Bir yükümlülükten kurtulma, özgürlüğe kavuşma” anlamlarında olan bu söz, Türkçede daha çok bir ekonomi terimi olarak kullanılır. “İthalâtı serbest bırakma, sınırlamaları kaldırma” demektir. Bu söz için Kurulumuz, genel anlamıyla serbestlik, ticaretteki anlamıyla da dış ticaret serbestliği karşılıklarını önermektedir. Örnek: Bu çok önemli bir karardır ve Türkiye'de dış ticaret serbestliğine geçişin ilk basamağıdır

LİBERO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Futbolda, "savunmanın gerisinde bulunan serbest savunma oyuncusu" anlamında kullanılan bu kelime için güzel bir karşılık vardır: son adam. Örnek: Ahmet, karşılaşmaya son adam olarak çıktı

LİFTİNG : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce lifting. Bizde daha çok tıp alanında estetik terimi olarak kullanılan bu söz için gerdirme kelimesi önerilmiştir. Örnek: Geçtiğimiz günlerde Berlin'de düzenlenen ve dünyanın en önde gelen estetik cerrahlarını bir araya getiren toplantıların ana gündemini gerdirme konusu oluşturdu

LİKİDİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liquidité (sıvılık, akışkanlık; paraya çevrilebilirlik). Teklif ettiğimiz karşılık: akışkanlık. Örnek: Düşük kur politikasının uygulandığı bir sırada aşırı bir akışkanlık yaratıldı

LİKİT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca liquide (sıvı, akıcı; nakit). Likit için dilimizde güzel bir karşılık vardır: sıvı. Ancak son zamanlarda, bir ekonomi terimi olarak "kullanılması hemen mümkün olan para" anlamında yaygınlaşmıştır. Bu anlam için teklif ettiğimiz karşılıklar: nakit, akışkan. Örnek: Piyasada nakit (akışkan) sorunu arttı ve sanayici borcunu ödeyemez duruma düştü

LİMİT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca limite. "Bir şeyin nicelik bakımından erişebileceği en son nokta veya yer." Matematikte ise "değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük" anlamlarında olan bu söz için Kurulumuz, yerine göre, uç, sınır ve üst sınır kelimelerinin kullanılabileceğini kararlaştırmıştır. Örnekler: Bazı ülkelerde demokrasinin sınırları giderek daha yaygın biçimde tartışılmaya başlıyor. Bankalar, müşterileriyle yapacakları sözleşmelerde onların, çekin üzerinde üst sınır belirtilmemişse çekte yazılı bütün meblâğı ödemekten, üst sınır belirtilmişse bu sınıra kadar ödemede bulunmaktan sorumlu tutulmalarını öngörüyor

LİPOSTRUCTURE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce liposuction ile aynı kökten gelen lipostructure ise “yağ aldırma işlemi sırasında alınan yağların yüzün belli bölgelerine enjekte edilmesi yoluyla yüze genç bir görünüm kazandırılması” anlamındadır. Bu kelimeye teklif ettiğimiz karşılık ise yağ ekletme

LİPOSUCTİON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizceden dilimize geçen ve tıp alanında kullanılan bu terim, "vücuda şekil vermek amacıyla fazla yağları aldırma” anlamındadır. Kurulumuz, liposuction için yağ aldırma karşılığını önermektedir. Örnek: Yağ aldırma yöntemi, çok ağır kalp ve şeker hastalarına uygulanmıyor

LİSANS : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca licence. Bu söz dilimizde genel olarak "dört yıl süren üniversite veya yüksek okul öğrenimi" anlamında kullanılır. Bunun yanı sıra ticarî alanda da lisans sözü geçmektedir. "Yurda mal sokma veya yurttan mal çıkarma izni; yabancı bir firmanın malını yurtta üretme izni; sporcuların federasyondan aldığı resmî belge" anlamlarıyla Türkçede geniş bir kullanım alanı bulmuş olan bu kelime için Kurulumuz yetki belgesi karşılığını önermiştir. Ticaret ve spor alanında lisans yerine izin belgesi, eğitimde ise yetkinlik kullanılmalıdır

LOBİ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce lobby (dehliz, hol, koridor, bekleme odası). Bu kelime hem "otellerin girişindeki bekleme salonu" anlamında, hem de "(ilk önceleri meclisin bekleme salonlarında ve koridorlarda yapıldığı için) belirli bir devletin veya grubun çıkarlarını sağlamak üzere yapılan kulis faaliyeti" anlamında kullanılmaktadır. Her iki kavram için de Kars'ta ve Azerbaycan'da "hol" anlamında kullanılan bir kelimeyi teklif ediyoruz: dalan. Örnekler: Oteldeki dairemden aşağı inerek dalanda bekleyen konuklarımla buluştum. Rum ve Ermeni dalanlarının faaliyetleri Amerikan kamuoyunu etkiliyor

LOGO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce logotype (alâmeti farika). "Bir olayı, bir kuruluşu simgeleyen ayırıcı işaret, harf veya söz" anlamında son zamanlarda sıkça kullanılan logo için teklif edilen karşılık: ayırmaç. Örnek: 2000 yıllarını simgeleyen ayırmaç TRT ekranlarında sık sık gösteriliyor

LOJİSTİK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca logistique (mantıkî matematik; askerlikte ikmal). Dilimizde askerî terim olarak kullanılan lojistik için teklif ettiğimiz karşılık: donanım. Örnek: Yakalanan sanıkların örgüte donanım desteği sağladığı anlaşıldı

LOKAL : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca local. Dilimizde daha çok "bir dernek veya kuruluş üyelerinin buluşup oturduğu yer" anlamında kullanılan lokal, coğrafya ve tıp terimi olarak da geçer. Kurulumuz, lokal sözüne karşılık olarak yerel ve mahallî kelimelerinin uygun olduğunu kabul etmiştir. Tıptaki kullanımı için de lokal anestezi karşılığında sınırlı uyuşturma sözü önerilmiştir. Bunların dışındaki anlamlar için Kurulumuzun önerileri, ev, eğlence evi, eğlence yeri'dir. Örnek: Amerikan Koleji, bu yılki geleneksel gecesini Bizim Tepe eğlence evinde (eğlence yerinde) yaptı

LOKALİZE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca localisé. Lokalize etmek, lokalize olmak biçiminde birleşik fiillerde kullanılan bu kelime için Kurulumuz, fiil olarak sınırlamak, sınırlandırmak, isim kullanımı için ise sınırlandırılmış sözlerini önermiştir. Örnekler: Bu iki kuruluşun taşıdığı yolcu sayısı azalmadı ama bir ölçüde sınırlandı. Merkez Bankası IMF'ye verdiği gösterge niteliğindeki aylık ortalama üst sınırlar ile kur sepetinin değeri arasındaki farkı sınırlandırdı

LOT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızcadan dilimize geçen bu kelime, "kısmet, talih, şans, baht, nasip, kur'a" anlamlarına gelir. Bankacılıkta sıkça geçen bu söz, "borsada kota alabilmek için gerekli asgari şirket sermayesi veya pay, hisse" anlamlarında kullanılmaktadır. Kurulumuz bu kelime için tutam sözünü önermektedir. Örnekler: On dört bin tutam alım emrinin bulunduğu Erdemir'de beş altı bin tutamlık satış yapılırken iki büyük banka da satıcılar arasındaydı. Oturumun sonuna kadar tahtada bir tutam bile işlem olmadı

LÂNSE ETMEK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca lancé (gözde) + etmek. "Tanıtmak amacıyla öne sürmek" anlamında kullanılan bu fiil için teklifimiz: öne sürmek. Örnek: "Yeni bir yıldız doğuyor" uranıyla (sloganıyla) öne sürülen oyuncu, şimdiden parlamış görünüyor

MAKSİMİZASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca maximisation (azamîleştirme). Dilimizde ekonomi alanında kullanılan bu söze karşılık olarak Kurulumuz, en üst seviyeye çıkarma ve doruklaştırma kelimelerini önermektedir

MANAGEMENT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce management. Bu kelime için dilimizde zaten “işletme, işletmecilik, yönetim, yöneticilik” karşılıkları vardır ve kullanılmaktadır. Kurulumuz da management sözü için yerine göre işletme, işletmecilik, yönetim, yöneticilik kelimelerinden birinin kullanılması görüşündedir

MANİPÜLÂSYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca manipulation. Daha çok ticarî hayatta kullanılan bu söz "piyasada canlanma havası yaratmak, sermaye kesimini ticarete teşvik etmek ve piyasayı etkilemek amacıyla sun'î olarak menkul kıymet alım satımı yapmak" anlamındadır. Kurulumuz bunun için hileli yönlendirme, hileyle yönlendirme karşılıklarını önermektedir. Manipülâsyon ayrıca insan için "ustalıkla yapmak, idare etmek" anlamında da kullanılır. Bu durumda güdümleme sözü bu kavramı karşılar. Sözün manipüle etmek şeklindeki kullanımına karşılık olarak ekonomide hileyle yönlendirmek, insan için ise güdümlemek kelimeleri kullanılabilir. Örnekler: Uzman, bu konuda "şirketlerin hileli yönlendirme yapmamaları için SPK özerk olmalıdır." dedi. Borsayı hileyle yönlendirmek isteyenlere, burasının bir kumarhane olmadığını hatırlatmalıyız

MANTALİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca mentalité (anlayış, zihniyet; düşünce, kanaat). Bu kelimenin karşılıkları dilimizde vardır: zihniyet, anlayış. Örnek: Bu zihniyetten (anlayıştan) kurtulmamız gerekiyor

MARATON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca marathon.
195 metrelik en uzun yaya koşusu demek olan bu söz Kurulumuzca, uzun koşu olarak karşılanmıştır. Aynı köke dayanan maratoncu sözü ise uzun koşucu diye karşılanır

MARJ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca marge (kenar; pay, bölüm). "Kâğıt kenarında bırakılan boşluk" anlamı için de, ticarette kullanılan "maliyet ile satış arasındaki fark" için de teklif ettiğimiz karşılık: pay. Örnekler: Kâğıdın kenarında bırakılan pay oldukça geniş tutulmuş. Kâr payı yüzde altmış olarak hesaplanıyor

MARJİNAL : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca marginal (kenarda olan; sıradan, basit). Siyasette kullanılan "aşırı uçta bulunan" anlamı için teklif ettiğimiz karşılıklar: uç, uçta, sıra dışı. Örnek: Türkiye'de bazı ideolojiler, uçta bir aydın hareketi olarak kalmıştır

MARKAJ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca marquage (işaretleme; damgalama). Karşı takım oyuncusunun rahat hareket etmesini önlemek amacıyla sürekli olarak izlenmesi, kontrol altında tutulması. Teklif ettiğimiz karşılıklar: (adam) tutma, gölgeleme. Örnek: Rıdvan'a sıkı bir gölgeleme uyguladılar. Vural, Ali'yi tutmakla (gölgelemekle) görevlendirildi

MARKET : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce market (pazar; çarşı; piyasa). Dilimizde daha çok "kapalı satış merkezleri" için kullanılan markete teklif ettiğimiz karşılık: satış merkezi. Örnek: Bütün mutfak malzemesini satış merkezinden aldım