Turkish Turkish
ALTIN BABASI : Turkish Turkish
parası çok olan kimse
ALTIN BEŞİK : Turkish Turkish
ir elleriyle kendi bileklerini kavrayan iki kişinin, öteki elleriyle karşılıklı olarak birbirlerinin bileklerini tutmaları
ALTIN BİLEZİK : Turkish Turkish
para getirir meslek
ALTIN ÇAĞ ( YA DA ÇAĞI) : Turkish Turkish
en parlak ve mutlu çağ
ALTIN ELİ BIÇAK KESMEZ : Turkish Turkish
varlıklı kimselerin elini kimse bükemez
ALTIN GİBİ : Turkish Turkish
altına benzeyen, sarı
ALTIN KESEĞİ : Turkish Turkish
yerden temiz külçe durumunda çıkan altın
ALTIN KESMEK : Turkish Turkish
çok para basmak
ALTIN KÜPÜ : Turkish Turkish
altın para biriktiren; parası çok olan
ALTIN LEĞENE KAN KUSMAK : Turkish Turkish
varlık içinde hastalık ya da azap çekerek yaşamak
ALTIN TOPU : Turkish Turkish
güzel ve tombul olan kucak çocukları için bir benzetme sözü olarak kullanılır, nur topu
ALTIN TUTSA, TOPRAK OLUR ( YA DA ALTINA YAPIŞSA ELİNDE BAKIR KESİLİR) : Turkish Turkish
giriştiği işlerde büyük talihsizliklere uğrayan kimsenin durumunu anlatır
ALTIN YIL : Turkish Turkish
eşlerin birlikte ulaştıkları ellinci evlilik yılı
ALTIN YUMURTLAYAN TAVUK : Turkish Turkish
mesleği, sanatı, parası olan, gelirli kimse
ALTIN YUMURTLAYAN TAVUK : Turkish Turkish
turist
ALTINA ETMEK ( YA DA KAÇIRMAK) : Turkish Turkish
yatağına ya da donuna aptes etmek
ALTINBAŞ : Turkish Turkish
daha çok ege bölgesi'nde yetişen, yuvarlak, kalınca kabuklu güzel bir kavun türü
ALTINBÖCEK : Turkish Turkish
madensel yeşil renkli çiçeklerin, ağaçların üzerinde yaşayan kınkanatlı, gülböceği
ALTINCI : Turkish Turkish
altı sayısının sıra sıfatı, sırada beşinciden sonra gelen
ALTINCI DUYGU : Turkish Turkish
sezgi, anlayış, içine doğma
ALTINDA KALMAMAK : Turkish Turkish
karşılığını vermek, yenilgiyi kabullenmemek
ALTINDAN ÇAPANOĞLU ÇIKMAK : Turkish Turkish
girişilen işte başa dert olacak bir durumla karşılaşmak
ALTINDAN KALKAMAMAK : Turkish Turkish
aşaramamak, becerememek, üstesinden gelememek
ALTINDAN KALKAMAMAK : Turkish Turkish
kendini savunamamak
ALTINI ÇİZMEK : Turkish Turkish
önemini belirtmek, dikkati çekmek; vurgulamak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani