Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

ISLAHEVİ, -Nİ : Turkish Turkish

suç işleyen çocukları ıslah etmek ve eğitmek amacıyla ceza yasasına göre işleyen kurum, °ıslahhane

ISLAHHANE : Turkish Turkish

islahevi

ISLAK : Turkish Turkish

islanmış olan, suya batırılmış ya da üzerine su dökülmüş olan

ISLAK KARGA ( YA DA SIÇAN) : Turkish Turkish

çok ıslanmış

ISLAK KARGA ( YA DA SIÇAN) : Turkish Turkish

(argo) çok korkak, çekingen

ISLAK ZEMİN : Turkish Turkish

konutta banyo, mutfak gibi bölümler

ISLAKLIK : Turkish Turkish

islak olma durumu

ISLAM : Turkish Turkish

hz. muhammet'in yaydığı din, müslümanlık

ISLAM : Turkish Turkish

hz. muhammet'in yaydığı dinden olan (kimse), müslüman

ISLAM GİZEMCİLİĞİ : Turkish Turkish

- tasavvuf

ISLAM HUKUKU : Turkish Turkish

din temeline dayanan hukuk, °şeriat

ISLAMAK : Turkish Turkish

nemli duruma getirmek, az ıslatmak, nemlendirmek

ISLAMAK : Turkish Turkish

yıkamak ya da bir başka işlemden önce suda tutmak

ISLAMCILIK : Turkish Turkish

ütün müslümanları tek yönetim altında toplamayı güden ülkü

ISLAMİ : Turkish Turkish

ıslam diniyle ilgili olan

ISLAMİYET, -Tİ : Turkish Turkish

müslümanlık

ISLAMLAŞMA : Turkish Turkish

ıslamlaşmak eylemi

ISLAMLAŞMAK : Turkish Turkish

müslüman olmak

ISLAMLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

ir kimse ya da topluluğa ıslamiyeti kabul ettirmek, müslüman yapmak

ISLAMLIK : Turkish Turkish

müslümanlık

ISLANMAK : Turkish Turkish

islak duruma gelmek

ISLATICI : Turkish Turkish

yapıştırmadan önce pulları, zarfları, etiketleri ıslatmaya yarayan araç

ISLATILMAK : Turkish Turkish

islatmak eylemi yapılmak, ıslak duruma getirilmek

ISLATMAK : Turkish Turkish

islak duruma getirmek

ISLATMAK : Turkish Turkish

mutlu bir olayı ya da yeni bir şeyi içkiyle kutlamak