Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İŞTAH KAPAMAK ( YA DA KESMEK) : Turkish Turkish

yemek isteğini azaltmak

İŞTAHI AÇILMAK : Turkish Turkish

yemek isteği artmak

İŞTAHI KAPANMAK ( YA DA KESİLMEK) : Turkish Turkish

yemek isteği yok olmak

İŞTAHLANDIRMA : Turkish Turkish

ıştahlandırmak eylemi

İŞTAHLANDIRMAK : Turkish Turkish

ıştahını uyandırmak, iştahlanmasını sağlamak

İŞTAHLANMA : Turkish Turkish

ıştahlanmak eylemi

İŞTAHLANMAK : Turkish Turkish

ıştahı uyanmak ya da artmak

İŞTAHLANMAK : Turkish Turkish

ısteği, arzusu artmak

İŞTAHLI : Turkish Turkish

ıştahı olan

İŞTAHLI : Turkish Turkish

ıstekli, °arzulu

İŞTAHLI : Turkish Turkish

ısteyerek

İŞTAHLILIK : Turkish Turkish

ıştahlı olma durumu

İŞTAHSIZ : Turkish Turkish

yemek yeme isteği olmayan

İŞTAHSIZ : Turkish Turkish

isteksiz

İŞTAHSIZ : Turkish Turkish

ısteksiz bir biçimde, istemeden

İŞTAHSIZLIK : Turkish Turkish

ıştahsız olma durumu

ISTAKOZ : Turkish Turkish

istakozlardan, suda yaşayan, birinci ayak çifti güçlü iki kıskaç durumunda gelitmiş bulunan, sevilen beyaz eti için avlanan, kabuklu iri bir böcek (homarus vulgaris)

ISTAKOZ GİBİ : Turkish Turkish

çok kırmızı

ISTAKOZLAR : Turkish Turkish

onayaklılar takımına giren, örnek hayvanı ıstakoz olan bir familya

İSTALAGMİT, -Tİ : Turkish Turkish

- stalagmit

İSTALAKTİT, -Tİ : Turkish Turkish

- stalaktit

ISTAMPA : Turkish Turkish

ağaç, metal vb. üzerine oyulduktan sonra bir yere basılan biçim

ISTAMPA : Turkish Turkish

u tür biçim ya da resimleri basmaya yarayan kalıp, damga, °mühür

ISTAMPA : Turkish Turkish

ıçinde, mühür ya da damga gibi şeyleri mürekkeplemeye yarayan mürekkepli çuha bulunan kutu

ISTAMPACI : Turkish Turkish

ıstampa yapan ya da satan kimse