Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

KADİRİ : Turkish Turkish

şeyh abdülkadir geylani'nin kurduğu tarikata girmiş olan kimse

KADİRİLİK : Turkish Turkish

şeyh abdülkadir geylani tarafından xii. yüzyılda kurulan bir tarikat

KADİRŞİNAS : Turkish Turkish

değerbilir, iyilikbilir

KADİRŞİNASLIK : Turkish Turkish

değerbilirlik, iyilikbilirlik

KADİT : Turkish Turkish

çok zayıf

KADİT : Turkish Turkish

güneşte ya da hafif alevde kurutulmuş et

KADİTİ ÇIKMAK : Turkish Turkish

çok zayıflamak, bir deri bir kemik kalmak

KADMİYUM : Turkish Turkish

atom numarası 48, atom ağırlığı 112,41 olan, 320 °c'de ergiyen, 8,6 yoğunluğunda, gümüş beyazlığında, elektrik ve seramik sanayiinde kullanılan yumuşakça bir element, simgesi cd

KADRAN : Turkish Turkish

saat, pusula gibi aygıtlarda, üzerinde yazı, rakam ya da başka imler bulunan düzlem

KADRANLI : Turkish Turkish

kadranı olan

KADRİL : Turkish Turkish

eski salon danslarından biri

KADRİL : Turkish Turkish

u dansın müziği

KADRİNİ BİLMEK : Turkish Turkish

değerini bilmek, yararlanmak

KADRO : Turkish Turkish

ir kamu kuruluşunun, bir işletmenin, denetim ya da yönlendirme işlerini gerçekleştirenler ve bunların taşıdığı ödev, yetki ve sorumlulukların tümü

KADRO : Turkish Turkish

u kişi ve sorumlulukları sayı, nitelik ve aşamalarıyla gösteren çizelge

KADRO : Turkish Turkish

u çizelgedeki yer

KADRO : Turkish Turkish

isiklet ve motosiklette iskeleti oluşturan metal bölüm

KADROLU : Turkish Turkish

kadrosu olan, kadroya girmiş olan

KADROSUZ : Turkish Turkish

kadrosu olmayan

KADROSUZLUK : Turkish Turkish

kadrosuz olma durumu

KADÜK : Turkish Turkish

değerini, önemini yitirmiş, eskimiş

KADÜK OLMAK : Turkish Turkish

yasama meclisinin değişmesi ile önceden sunulan yasa tasarıları değerini yitirmek

KAFA : Turkish Turkish

eyin ve duyu organlarının bulunduğu baş

KAFA : Turkish Turkish

hayvanlarda genellikle ağız, göz, burun, kulak gibi organların bulunduğu vücudun en ön bölümü

KAFA : Turkish Turkish

görüş ve inanışların etkisi altında beliren düşünme ve yargılama yolu, °zihniyet