Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
KAHRAMANCA : Turkish Turkish

kahramana yaraşır (bir biçimde), yiğitçe

KAHRAMANLAŞMA : Turkish Turkish

kahramanlaşmak eylemi, yiğitleşme

KAHRAMANLAŞMAK : Turkish Turkish

kahraman durumuna gelmek, yiğitleşmek

KAHRAMANLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

(birini) kahraman durumuna getirmek

KAHRAMANLIK : Turkish Turkish

kahraman olma durumu

KAHRAMANLIK : Turkish Turkish

kahramanca davranış, yiğitlik

KAHRETME : Turkish Turkish

kahretmek eylemi

KAHRETMEK : Turkish Turkish

ezmek, perişan etmek

KAHRETMEK : Turkish Turkish

çok üzmek

KAHRETMEK : Turkish Turkish

kendine dert etmek, içlenmek, çok üzülmek

KAHRETMEK : Turkish Turkish

ılenmek, beddua etmek

KAHRI ÇEKİLİR : Turkish Turkish

katlanılabilir, katlanmaya değer

KAHRI ÇEKİLMEZ : Turkish Turkish

huysuz ya da çok sıkıntılı

KAHRINDAN ÖLMEK : Turkish Turkish

çok üzülmek

KAHRINDAN ÖLMEK : Turkish Turkish

aşırı üzüntü, ölümüne neden olmak

KAHROLMA : Turkish Turkish

kahrolmak eylemi

KAHROLMAK : Turkish Turkish

çok üzülmek, içlenmek

KAHROLSUN! : Turkish Turkish

yok olsun çok üzülsün anlamında ilenme bildirir, "yaşasın" karşıtı

KAHVALTI ETMEK : Turkish Turkish

hafif yiyeceklerle karın doyurmak

KAHVALTI, -YI : Turkish Turkish

genellikle sabahları ve ikindiüstü yenilen hafif yemek

KAHVALTI, -YI : Turkish Turkish

u biçimde düzenlenmiş yemek

KAHVALTILIK : Turkish Turkish

kahvaltıda yenen (yiyecek)

KAHVE : Turkish Turkish

sıcak iklimlerde yetişen, kökboyasıgillerden bir ağaç (coffea)

KAHVE : Turkish Turkish

u ağacın meyve çekirdeği

KAHVE : Turkish Turkish

u çekirdeklerin, kavrulup dövülmesiyle, çekilmesiyle elde edilen toz