Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
KAPAMA : Turkish Turkish

kapatma, °metres

KAPAMA : Turkish Turkish

üst baş, giyecek takımı

KAPAMACI : Turkish Turkish

hazır giysi takımı satan kimse

KAPAMAK : Turkish Turkish

ir açıklığı örtmek için, bir şeyi, açık yerin üzerine getirmek

KAPAMAK : Turkish Turkish

ir şeyin görünmesine engel olmak

KAPAMAK : Turkish Turkish

geçişi engellemek

KAPAMAK : Turkish Turkish

tıkamak, içini doldurmak

KAPAMAK : Turkish Turkish

(su, elektrik v.b. için) gelişini kesmek, işleyişini durdurmak

KAPAMAK : Turkish Turkish

çalışamaz, görev ve iş yapamaz duruma getirmek

KAPAMAK : Turkish Turkish

edeni ya da bedenin bir bölümünü örtmek

KAPAMAK : Turkish Turkish

üzerinde durmamak, bir şey üzerinde konuşmayı bırakmak

KAPAMAK : Turkish Turkish

ir yere sokup dışarı çıkmasına engel olmak, hapsetmek

KAPAMAK : Turkish Turkish

ortalıktan alıp saklamak

KAPAMAK : Turkish Turkish

karşılamak, denk gelmek

KAPAMAK : Turkish Turkish

ir açığı, boşluğu, eksiği alınan önlemlerle istenilen duruma getirmek

KAPAN : Turkish Turkish

kimi hayvanları yakalamak için kullanılan, hayvanın ayağının değmesiyle işleyen tuzak

KAPAN : Turkish Turkish

düzen, °hile

KAPAN : Turkish Turkish

araçların tek yöne gitmesini sağlayan yere kırk beş derecelik açıyla yerleştirilmiş, sivri demirlerden oluşturulmuş düzenek

KAPAN KAPANA : Turkish Turkish

ir şeyin yağma edildiğini ya da çok ucuz fiyatla satıldığını anlatır

KAPAN KURMAK : Turkish Turkish

ir hayvanı tuzağa düşürmek için kapan hazırlamak

KAPANA DÜŞMEK (GİRMEK, KISILMAK, TUTULMAK YA DA YAKALANMAK) : Turkish Turkish

içinden çıkılmaz bir duruma düşmek, ele geçmek

KAPANA DÜŞÜRMEK ( YA DA KISTIRMAK) : Turkish Turkish

hile ile yakalamak

KAPANA SIKIŞTIRMAK : Turkish Turkish

irini zor durumda bırakmak

KAPANA SIKIŞTIRMAK : Turkish Turkish

irini düzenle ele geçirmek

KAPANCA : Turkish Turkish

küçük kapan