Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ARKADAŞ : Turkish Turkish

ir işte birlikte bulunanlardan her biri, yoldaş, tanış, tanıdık, °dost,°ahbap, °refik, °yaren

ARKADAŞ : Turkish Turkish

irbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri

ARKADAŞ CANLISI : Turkish Turkish

arkadaşlığa değer veren, arkadaşlarına çok düşkün olan kimse

ARKADAŞ DEĞİL ARKA TAŞI : Turkish Turkish

zarar veren arkadaşlar için söylenir

ARKADAŞ OLMAK : Turkish Turkish

ir kimseyle dostluk kurmak, içten olmak

ARKADAŞÇA : Turkish Turkish

arkadaş olarak; içtenlikle, dostça

ARKADAŞLIK : Turkish Turkish

arkadaş olma durumu, arkadaşa yakışır davranış, yoldaşlık, dostluk, omuzdaşlık, °refakat, °ünsiyet

ARKADAŞLIK ETMEK : Turkish Turkish

ir işte birlikte bulunmak; huy ve düşünceleri birbirine uymak

ARKADAŞLIK ETMEK : Turkish Turkish

ir süre beraber bulunmak, birlikte gitmek, eşlik etmek, refakat etmek

ARKAİK : Turkish Turkish

arkaizmle ilgili, eskimiş (söz ya da yapıt)

ARKAİK : Turkish Turkish

güzel sanatlarda klasik çağ öncesinden kalan, eskil

ARKAİZM : Turkish Turkish

konuşulan ve yazılan dilde, kullanımdan düşmüş olan eski sözcük ve deyimleri kullanma

ARKAİZM : Turkish Turkish

kullanıldığı çağdan daha eski bir çağa ait bir biçimin, bir yapının özelliği

ARKALAMA : Turkish Turkish

arkalamak eylemi, °müzaheret

ARKALAMAK : Turkish Turkish

arkasına almak, yüklenmek

ARKALAMAK : Turkish Turkish

ir kimseye güven vererek yardım etmek, destek olmak, korumak, müzaheret etmek

ARKALANMAK : Turkish Turkish

kendisine yardım edilmek, destek olunmak

ARKALI : Turkish Turkish

koruyanı, koruyucusu, dayanağı olan

ARKALIK : Turkish Turkish

ev içinde giyilen kolsuz, kalınca bir tür kısa hırka

ARKALIK : Turkish Turkish

sırt dayamaya yarar yer

ARKALIK : Turkish Turkish

sırtında yük taşıyan hamalların, yük taşırken kullandıkları arka yastığı, semer

ARKALIKLI : Turkish Turkish

arkalığı, sırt dayayacak yeri olan

ARKALIKSIZ : Turkish Turkish

arkalığı, sırt dayayacak yeri olmayan

ARKASIZ : Turkish Turkish

koruyanı olmayan, koruyucusu, dayanağı olmayan

ARKEBÜZ : Turkish Turkish

eskiden kullanılan bir tür çakmaklı tüfek