Turkish Turkish
(BİRİNİ YA DA BİR ŞEYİ) KAYITTAN DÜŞMEK ( YA DA BİRİNİN KAYDINI SİLMEK) : Turkish Turkish
ir yere mal olmaktan çıkararak defterde bu durumu belirtmek
(BİRİNİ YA DA BİR ŞEYİ) KURŞUN YAĞMURUNA TUTMAK : Turkish Turkish
çok sayıda ve sürekli kurşun atmak
(BİRİNİ YA DA BİR ŞEYİ) SALIK VERMEK : Turkish Turkish
haber vermek
(BİRİNİ YA DA BİR ŞEYİ) SALIK VERMEK : Turkish Turkish
iyi, uygun olduğunu söylemek, °tavsiye etmek
(BİRİNİ) ADAM ETMEK : Turkish Turkish
eğitmek, yetiştirmek
(BİRİNİ) ADAM ETMEK : Turkish Turkish
ir yeri düzene sokmak ya da bir şeyi işe yarar duruma getirmek
(BİRİNİ) ADAM ETMEK : Turkish Turkish
irini kötü yoldan kurtarıp ıslah etmek
(BİRİNİ) ALET ETMEK : Turkish Turkish
ir işte birini uygun olmayan bir biçimde kullanmak
(BİRİNİ) ALTI OKKA ETMEK : Turkish Turkish
irini omuzlarından ve bacaklarından tutup kaldırarak sallamak ya da götürmek
(BİRİNİ) ARAYIP SORMAK : Turkish Turkish
iri hakkında haber sormak ya da birinin ziyaretine giderek ona karşı ilgi göstermek
(BİRİNİ) AVCUNUN İÇİNDE TUTMAK : Turkish Turkish
ona istediğini yaptıracak bir durumda olmak
(BİRİNİ) BAŞIBOŞ BIRAKMAK : Turkish Turkish
üstünde hiçbir baskı ya da denetim bulundurmamak, kendi havasına bırakmak
(BİRİNİ) BEDBAHT ETMEK : Turkish Turkish
ona üzüntü, mutsuzluk vermek
(BİRİNİ) BOZUK PARA GİBİ HARCAMAK : Turkish Turkish
çıkarı için birini gözden çıkarmak
(BİRİNİ) ÇAMURDAN ÇEKİP ÇIKARMAK : Turkish Turkish
onurunu tehlikeye düşüren bir durumdan kurtarmak
(BİRİNİ) CEBİNDEN ÇIKARMAK : Turkish Turkish
ondan çok üstün olmak
(BİRİNİ) CENDEREYE SOKMAK : Turkish Turkish
manevi baskı altına almak
(BİRİNİ) ÇİLEDEN ÇIKARMAK : Turkish Turkish
çok kızdırmak
(BİRİNİ) ÇOCUK YERİNE KOYMAK : Turkish Turkish
yetişkin, ergin olduğunu fark edememek
(BİRİNİ) DEMİRE VURMAK : Turkish Turkish
irini demir zincirle bağlamak
(BİRİNİ) FENA ETMEK : Turkish Turkish
kötü bir duruma düşürmek
(BİRİNİ) GÖNÜLDEN ÇIKARMAK : Turkish Turkish
sevmez ya da anmaz olmak
(BİRİNİ) GÖZÜM GÖRMESİN : Turkish Turkish
ana hiç görünmesin, yüzünü görmek istemem
(BİRİNİ) HACI BEKLER GİBİ BEKLEMEK : Turkish Turkish
üyük bir sabırsızlıkla beklemek
(BİRİNİ) HARAÇA KESMEK : Turkish Turkish
zorbalıkla para koparmak ya da çıkar sağlamak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani