Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
AŞAĞI : Turkish Turkish

eğimli bir yerin daha alçak olan yeri

AŞAĞI : Turkish Turkish

niteliği düşük, kötü, °adi

AŞAĞI : Turkish Turkish

ayağı, alçak, °adi

AŞAĞI : Turkish Turkish

-den daha küçük,
den daha az; değer yönünden daha az

AŞAĞI : Turkish Turkish

aşağıya, aşağısına doğru

AŞAĞI ALMAK : Turkish Turkish

devirmek, yıkmak

AŞAĞI BİTKİLER : Turkish Turkish

suyosunları, mantarlar ve karayosunları gibi su dışında fazla boy atamayan damarsız bitkiler

AŞAĞI DÜŞMEK : Turkish Turkish

düzeyi, niteliği alçalmak

AŞAĞI GÖRMEK : Turkish Turkish

küçük görmek, beğenmemek, hor görmek

AŞAĞI KALMAMAK : Turkish Turkish

herhangi bir nitelik bakımından öbüründen geri olmamak

AŞAĞI KURTARMAZ : Turkish Turkish

daha ucuza verirse zarar eder

AŞAĞI KURTARMAZ : Turkish Turkish

daha aşağı durum ve yaşayışı kendine layık görmez

AŞAĞI TABAKA : Turkish Turkish

toplumun alt sınıfları

AŞAĞI TÜKÜRSEM SAKAL, YUKARI TÜKÜRSEM BIYIK : Turkish Turkish

iki karşıt ve aynı derecede sakıncalı durum karşısında karar verme zorluğunu anlatır

AŞAĞI YUKARI : Turkish Turkish

tama yakın, yaklaşık olarak

AŞAĞI YUKARI (YÜRÜMEK) : Turkish Turkish

ir baştan bir başa (yürümek)

AŞAĞIDAN ALMAK : Turkish Turkish

sert konuşan bir kimseye yumuşak bir dil kullanmak

AŞAĞILAMAK : Turkish Turkish

değerinden düşük göstermek

AŞAĞILAMAK : Turkish Turkish

küçültücü davranışlarda bulunmak, hor görmek, hakir görmek

AŞAĞILANMAK : Turkish Turkish

aşağılamak eylemine konu olmak

AŞAĞILAŞMA : Turkish Turkish

aşağı duruma düşme, °mezellet

AŞAĞILAŞMA : Turkish Turkish

kendi değerini düşürme, bayağılaşma

AŞAĞILAŞMAK : Turkish Turkish

aşağılık duruma düşmek

AŞAĞILAŞMAK : Turkish Turkish

alçalmak, bayağılaşmak

AŞAĞILATMAK : Turkish Turkish

aşağılamak eylemine uğratmak, tenzil etmek