Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
ASTİGMATİZM : Turkish Turkish

gözün saydam tabakasında meridyenlerin eşitsizliği yüzünden duru görememe durumu

ASTIM : Turkish Turkish

onşların daralmasından ileri gelen nefes darlığı hastalığı, °astma

ASTIMLI : Turkish Turkish

astımı olan, astım hastalığına tutulmuş olan

ASTIRMAK : Turkish Turkish

asmak eylemini yaptırmak

AŞTIRMAK : Turkish Turkish

aşmak eylemini yaptırmak, aşırmak, aşırtmak

ASTLIK : Turkish Turkish

ast olma durumu

ASTRAGAN : Turkish Turkish

karakul kuzusunun kıvırcık ve parlak postu

ASTRAGAN : Turkish Turkish

u posttan yapılmış olan

ASTROFİZİK : Turkish Turkish

gökfiziği

ASTROLOG : Turkish Turkish

yıldız falıyla uğraşan kimse, °müneccim

ASTROLOJİ : Turkish Turkish

yıldız falcılığı, müneccimlik

ASTROMETRİ : Turkish Turkish

gökölçüm

ASTRONOM : Turkish Turkish

astronomi bilgini, gökbilimci

ASTRONOMİ : Turkish Turkish

gökbilim, °felekiyat

ASTRONOMİK : Turkish Turkish

gökbilimle ilgili olan, gökbilimsel

ASTRONOMİK FİYAT : Turkish Turkish

çok yüksek fiyat

ASTRONOMİK RAKAM : Turkish Turkish

insana şaşkınlık verecek derecede büyük rakam

ASTRONOT : Turkish Turkish

uzayda çalışmalar yapan kimse, uzayadamı

ASTRONOTLUK : Turkish Turkish

uzayadamı olma durumu ya da uzayadamının görevi

ASTROPİKAL : Turkish Turkish

tropikal bölgelere yakın fakat daha yüksek bir enlemde olan

ASTSUBAY : Turkish Turkish

silahlı kuvvetler yasasına göre astsubay okullarında yetişerek silahlı kuvvetlere katılan, astsubay çavuştan astsubay kıdemli başçavuşa kadar rütbesi olan asker

ASTSUBAY BAŞÇAVUŞ : Turkish Turkish

astsubaylığın beşinci basamağı

ASTSUBAY ÇAVUŞ : Turkish Turkish

astsubaylığın ilk basamağı

ASTSUBAY KIDEMLİ BAŞÇAVUŞ : Turkish Turkish

astsubaylığın altıncı ve son basamağı

ASTSUBAY KIDEMLİ ÇAVUŞ : Turkish Turkish

astsubaylığın ikinci basamağı