Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

AYRIÇ : Turkish Turkish

yol kavşağı, iki yolun ayrıldığı yer

AYRICA : Turkish Turkish

ayrı olarak

AYRICA : Turkish Turkish

ayrı bir önem verilerek

AYRICA : Turkish Turkish

undan başka

AYRICALI : Turkish Turkish

aşkalarına benzemeyen, ayrı tutulan, °müstesna

AYRICALIK : Turkish Turkish

aşkalarından ayrı ve üstün tutulma durumu, °imtiyaz

AYRICALIK TANIMAK ( YA DA GÖSTERMEK) : Turkish Turkish

aşkalarından ayrı ve üstün tutmak

AYRICALIKLI : Turkish Turkish

ayrıcalığı olan, ayrıcalık tanınan, imtiyazlı

AYRICALIKSIZ : Turkish Turkish

ayrıcalığı olmayan, ayrıcalık tanınmayan, imtiyazsız

AYRICASIZ : Turkish Turkish

ayrı tutulmadan, istisnasız

AYRICİNSTEN : Turkish Turkish

ayrışık, °heterojen

AYRIDİLLİ : Turkish Turkish

ir ülkenin ya da toplumun konuştuğu dilden ayrı konuşan (topluluk, kişi)

AYRIEKLEMLİ : Turkish Turkish

söyleyiş noktaları birbirinden ayrı olan iki ses birimi

AYRIEŞEYLİ : Turkish Turkish

erkek ve dişi eşeyleri ayrı olan hayvan türü

AYRIK : Turkish Turkish

ayrılmış

AYRIK : Turkish Turkish

ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, °müstesna

AYRIK : Turkish Turkish

kuraldışı, °müstesna

AYRIK KÜME : Turkish Turkish

ortak elemanları olmayan küme

AYRIKATOM : Turkish Turkish

organik bileşikte karbon ya da hidrojen dışındaki bir elementin atomu, °heteroatom

AYRIKATOMLU : Turkish Turkish

ayrıkatomu olan

AYRIKÇEKİRDEKLİ : Turkish Turkish

tümü özdeş olmayan atomlardan oluşmuş (molekül)

AYRIKHALKA : Turkish Turkish

ir ya da bir çok ayrık atom içeren halkalı organik bir bileşiğin kapalı zinciri, °heterosikl

AYRIKHALKALI : Turkish Turkish

ayrıkhalka içeren organik (bileşik)

AYRIKLAŞMA : Turkish Turkish

itişik iki sesbirim arasında bir ayrım oluşturmaya ya da ayrımı vurgulamaya yönelik sesbilgisel değişiklik

AYRIKLI : Turkish Turkish

ayrı tutulmuş, benzerlerine uymayan, kuraldışı olan, °istisnai