Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
SİSMOMETRE : Turkish Turkish

depremölçer

ŞİST, -Tİ : Turkish Turkish

kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı

ŞİST, -Tİ : Turkish Turkish

molozla karışık bütün moloz maddelerinin bilimsel adı

SİSTEM : Turkish Turkish

düzen

SİSTEM : Turkish Turkish

ir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni

SİSTEM : Turkish Turkish

yol, yöntem

SİSTEM : Turkish Turkish

ir şeyi, aygıtı oluşturan düzen, düzenek, °tertibat

SİSTEM : Turkish Turkish

model, tip

SİSTEM : Turkish Turkish

çağları bölen devre

SİSTEMATİK : Turkish Turkish

ir sisteme dayanarak ayarlanmış, sistemle ilgili, dizgesel, dizgeli, sistemli

SİSTEMLEŞME : Turkish Turkish

sistemleşmek eylemi

SİSTEMLEŞMEK : Turkish Turkish

sistemli duruma gelmek

SİSTEMLEŞMEK : Turkish Turkish

sistem durumuna gelmek

SİSTEMLEŞTİRME : Turkish Turkish

sistemleştirmek eylemi

SİSTEMLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

sistemli duruma getirmek

SİSTEMLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

sistem durumuna getirmek

SİSTEMLİ : Turkish Turkish

düzenli

SİSTEMLİ : Turkish Turkish

elli ilkelere, kurallara uyan, dizgeli, °sistematik

SİSTEMSİZ : Turkish Turkish

düzensiz

SİSTEMSİZ : Turkish Turkish

elirli kural ve ilkelere uymayan, dizgesiz

SİSTEMSİZLİK : Turkish Turkish

sistemsiz olma durumu

SİSTİRE : Turkish Turkish

ir tahtanın üzerindeki ufak pürüzleri giderip dümdüz bir duruma getirmeye yarayan ince çelik lama

SİSTİRELEME : Turkish Turkish

sistirelemek eylemi

SİSTİRELEMEK : Turkish Turkish

düzgün bir yüzey elde etmek için ağaç vb. şeyleri sistireden geçirmek

SİSTİT, -Tİ : Turkish Turkish

genellikle bakterilerin neden olduğu sidiktorbası yangısı