Turkish Turkish
SUAL, -Lİ : Turkish Turkish
soru
SUALMAZ : Turkish Turkish
(dokumacılıkta) suyla ıslanmayan
SUALTI : Turkish Turkish
deniz, göl gibi suların yüzeyinin altında kalan bölüm
SUALTI FLAŞI : Turkish Turkish
suyun altında film çekmek için gerekli ışığı veren aygıt
SUALTI FOTOĞRAFÇILIĞI : Turkish Turkish
sualtında fotoğraf çekme mesleği ya da işi
SUALTI HEKİMLİĞİ : Turkish Turkish
dalgıçlarda görülen hastalıkları inceleyen hekimlik dalı
SUALTI İŞLERİ : Turkish Turkish
dalgıçlık balıkadamlık, inci, midye, sünger avcılığı gibi deniz, göl ve akarsularda sualtında çalışmayı gerektiren işler
SUARE : Turkish Turkish
akşam yemeğinden sonra yapılan eğlence, toplantı
SUARE : Turkish Turkish
gece yapılan sinema, tiyatro gösterisi, matine karşıtı
SUASKILARI, -NI : Turkish Turkish
tatlı sularda yaşayan bir alg familyası
SUATIM : Turkish Turkish
taş ya da maden ocaklarındaki suyu boşaltma işi
SUAYGIRI, -NI : Turkish Turkish
çiftparmaklılardan, afrika ırmakları boyunca yaşayan, çok iri yapılı ve geniş ağızlı memeli hayvan, °hipopotam (hippopotamus)
SUAYGIRIGİLLER : Turkish Turkish
örnek türü hipopotam olan memeli hayvanlar familyası, °hipopotamgiller
SUBALDIRANI, -NI : Turkish Turkish
maydanozgillerden, su kıyılarında ve bataklıklarda yetişen, zehirli, otsu bir bitki, surezenesi (cicutavirosa)
SUBAŞI, -NI : Turkish Turkish
ir kentin su işlerine ve suyun dağıtımına bakan kimse
SUBAŞI, -NI : Turkish Turkish
çiftlik kâhyası, çiftlik yöneticisi
SUBAŞI, -NI : Turkish Turkish
osmanlılarda kapıkulu süvarileri arasından, savaş zamanı güvenlik işlerine bakmak, barış zamanı da vergi toplamak amacıyla görevlendirilen kimse
SUBASMAN (I) : Turkish Turkish
yapıda temelle birlikte sağlam taban oluşturan yapının alt bölümü, oturtmalık
ŞUBAT, -TI : Turkish Turkish
yirmi sekiz (artık yıllarda dört yılda bir yirmi dokuz) gün süren yılın ikinci ayı
SUBAY : Turkish Turkish
silahlı kuvvetler içinde, asteğmenden, mareşale (deniz kuvvetlerinde büyük amirale) kadar rütbelere yükselebilen, özel yasalara bağlı asker
SUBAYLIK : Turkish Turkish
subayın görevi ya da rütbesi
ŞUBE : Turkish Turkish
dal, kol, °kısım
ŞUBE : Turkish Turkish
ir kurumun, bir kuruluşun alt aşamadaki işyerlerinden her biri
ŞUBE : Turkish Turkish
dal
ŞUBE : Turkish Turkish
okullarda aynı düzeydeki sınıflardan her biri
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani