Turkish Turkish
TALANCI : Turkish Turkish
yağmacı
TALANLAMA : Turkish Turkish
talanlamak eylemi, yağmalama
TALANLAMAK : Turkish Turkish
yağmalamak
TALAŞ : Turkish Turkish
testere ile biçilen ya da rende, törpü gibi araçlarla işlenen bir şeyden dökülen kırıntılar
TALAŞKEBABI, -NI : Turkish Turkish
ıçine pişirilmiş kuşbaşı et ve sebze konularak hazırlanan bir tür börek
TALAŞLAMA : Turkish Turkish
talaşlamak eylemi
TALAŞLAMAK : Turkish Turkish
talaş dökmek
TALAŞLANMA : Turkish Turkish
talaşlanmak eylemi
TALAŞLANMAK : Turkish Turkish
talaş dökülmek
TALAVET, -Tİ : Turkish Turkish
güzellik
TALAZ : Turkish Turkish
dalga, kasırga
TALAZ : Turkish Turkish
ıpekli kumaşların örselenmesiyle yüzündeki tellerde oluşan kabarıklık
TALAZLANMA : Turkish Turkish
talazlanmak eylemi
TALAZLANMAK : Turkish Turkish
dalgalanmak
TALAZLANMAK : Turkish Turkish
ıpekli kumaş vb.'nin büzülerek iplikleri çıkıp kabarmak
TALAZLIK : Turkish Turkish
dalga serpintilerini önlemek için kayıkların küpeştesine baştan kıça doğru yerleştirilen tahta
TALEBE : Turkish Turkish
öğrenci
TALEBELİK : Turkish Turkish
öğrencilik
TALEP : Turkish Turkish
ıstem
TALEP : Turkish Turkish
ıstek
TALEP ETMEK : Turkish Turkish
istemek, istemde bulunmak
TALEPNAME : Turkish Turkish
ıstek bildiren kâğıt
TALİ : Turkish Turkish
ıkinci derecede olan, ikincil
TALİH : Turkish Turkish
astlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi ya da kötü durumlar hazırladığına inanılan doğaüstü güç, kut, °şans, °baht, felek
TALİH KUŞU : Turkish Turkish
iyi talih
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani