Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

TANITLANMA : Turkish Turkish

tanıtlanmak eylemi

TANITLANMAK : Turkish Turkish

tanıtlamak eylemi yapılmak ya da tanıtlamak eylemine konu olmak, ispatlanmak

TANITLAYIŞ : Turkish Turkish

tanıtlamak eylemi ya da biçimi

TANITLI : Turkish Turkish

tanıtlanmış, tanıta dayanan

TANITMA : Turkish Turkish

tanıtmak eylemi, °takdim

TANITMA FİLMİ : Turkish Turkish

ir sinemada bir sonraki programı, filmi tanıtmak için o programdaki filmden gösterilen örnek parçalar, °fragman

TANITMA YAZISI : Turkish Turkish

ir filmde emeği geçen yapımcı, yönetmen, oyuncu vb.nin adlarını, filmin yapımıyla ilgili bilgileri içine alan, filmin başında (kimi de sonunda) bulunan liste, °jenerik

TANITMACI : Turkish Turkish

tanıtma işiyle görevli kimse, takdimci

TANITMACILIK : Turkish Turkish

tanıtmacının işi, takdimcilik

TANITMAK : Turkish Turkish

ir kimsenin ya da bir şeyin tanınmasını sağlamak

TANITMAK : Turkish Turkish

ir kişinin kim olduğunu başkasına bildirmek, tanıştırmak, °takdim etmek

TANITMALIK : Turkish Turkish

ir şeyden nasıl yararlanacağıyla ilgili bilgileri vermek için yazılmış tanıtma yazısı, °tarife, °prospektüs

TANITSIZ : Turkish Turkish

tanıtlanmamış, tanıta dayanmayan

TANIYIŞ : Turkish Turkish

tanımak eylemi ya da biçimi

TANJANT, -TI : Turkish Turkish

aşka bir çizgiye, eğriye ya da yüzeye dokunan, fakat onu kesmeyen çizgi, eğri ya da yüzey

TANJANT, -TI : Turkish Turkish

irşeye yalnız bir noktada değen

TANK, -KI : Turkish Turkish

zırhlı ve silahlı, tekerlekleri paletli, motorlu savaş taşıtı

TANK, -KI : Turkish Turkish

metal sarnıç

TANKÇI : Turkish Turkish

tank1 kullanan ya da tankla savaşan (asker)

TANKER : Turkish Turkish

petrol, benzin gibi akaryakıt ürünleriyle, sanayi ile ilgili yağ, şarap vb. taşıyan gemi ya da kamyon

TANKSAVAR : Turkish Turkish

tankları yok etmek için kullanılan silahlara verilen ad

TANKTOP : Turkish Turkish

gemilerin üst güvertelerinde yer alan gemi devrelerine su basan küçük sığalı tank

TANLAMAK, TANMAK : Turkish Turkish

şaşmak, şaşırmak

TANNAN : Turkish Turkish

tınlayan, çınlayan

TANRI : Turkish Turkish

evrende var olan her şeyin yaratıcısı, koruyucusu olduğuna ve tekliğine inanılan yüce varlık, yaradan, oğan, allah, °rab, °mevla, °malik