Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
TASVİR : Turkish Turkish

esim

TASVİR ETMEK : Turkish Turkish

ayrıntılarıyla anlatmak, betimlemek

TASVİR ETMEK : Turkish Turkish

esmini yapmak

TASVİR GİBİ : Turkish Turkish

çok güzel (kimse)

TASVİRİ : Turkish Turkish

etimsel

TAŞYAĞI, -NI : Turkish Turkish

gazyağı

TAŞYÜREKLİ : Turkish Turkish

katı yürekli, hiç acıması olmayan, acımasız

TAŞYÜREKLİLİK : Turkish Turkish

taşyürekli olma durumu, acımasızlık

TAŞYUVARI, -NI : Turkish Turkish

yerkabuğunu oluşturan ve yeryuvarlağının merkez çekirdeği çevresinde bulunan katı yuvar, taşküre, °litosfer

TAT : Turkish Turkish

kimi cisimlerin tat alma organı üstünde bıraktığı duyum

TAT : Turkish Turkish

tatlılık

TAT : Turkish Turkish

hoşa giden durum, °lezzet. °zevk

TAT : Turkish Turkish

uhsal ya da estetik yönden hoşa giden durum, °zevk

TAT : Turkish Turkish

kekeme ya da dilsiz (kimse), kekeç

TAT ALMA DUYUSU ( YA DA TAT DUYUSU) : Turkish Turkish

ağza konulan nesnelerin tadını anlamaya yarayan duyu

TAT ALMAK : Turkish Turkish

ir şeyden hoşlanmak, zevk almak

TAT INI KAÇIRMAK : Turkish Turkish

aşırılığa kaçmak, hoşa gitmeyen bir durum yaratmak

TAT KAZANMAK ( YA DA TATI GELMEK) : Turkish Turkish

elli bir tada kavuşmak, olgunlaşmak, tatlanmak

TAT VERMEK : Turkish Turkish

acı, tatlı, ekşi vb. bir tat kazandırmak

TAT VERMEK : Turkish Turkish

hoşa giden bir duruma neden olmak

TAT VERMEK : Turkish Turkish

ıktırmak

TAT,-TI : Turkish Turkish

türklerin egemen olduğu yerlerde yaşayan ıran, kürt ya da arap soyundan olan kimselere ya da topluluklara verilen ad

TAT,-TI : Turkish Turkish

hazar denizi kıyısında, ıran
azerbaycan sınırında yaşayan, ıran soyundan olan bir topluluğun adı

TATAR : Turkish Turkish

s.s.c.b.'de kuzey kafkasya kırım ve sibirya'nın kimi bölgelerinde oturan türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse

TATAR : Turkish Turkish

tatarlara özgü, tatarlarla ilgili olan