Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
TATİLE GİRMEK : Turkish Turkish

elirli bir süre için çalışmalara ara vermek

TATINA BAKMAK : Turkish Turkish

ağzına alıp tadını denemek

TATINA DOYAMAMAK : Turkish Turkish

ir şeyden çok hoşlanmak

TATINA DOYUM OLMAMAK : Turkish Turkish

ir şeyin tadı çok beğenilmek

TATINA VARMAK : Turkish Turkish

ir şeydeki ince güzelliği kavramak, duymak

TATINDA BIRAKMAK : Turkish Turkish

aşırılığa kaçmamak

TATINI ALMAK : Turkish Turkish

ir şeyin güzelliğini bilir olmak, zevkine varmak

TATINI BULMAK : Turkish Turkish

tadı yerine gelmek

TATINI ÇIKARMAK : Turkish Turkish

ir şeyin güzelliğinden ya da sağladığı olanaklardan yeterince yararlanmak

TATLANDIRMA : Turkish Turkish

tatlandırmak eylemi

TATLANDIRMAK : Turkish Turkish

tat vermek, tadını kazanmasını sağlamak

TATLANMA : Turkish Turkish

tatlanmak eylemi

TATLANMAK : Turkish Turkish

tat kazanmak, tadı gelmek, olgunlaşmak

TATLI : Turkish Turkish

şeker tadında olan

TATLI : Turkish Turkish

acı olmayan, içilebilen, yenilebilen

TATLI : Turkish Turkish

ınsanı çeken; göze, kulağa hoş gelen, rahatlatan, dinlendiren,sevindiren

TATLI : Turkish Turkish

şekerle ya da şekerli şeylerle yapılan yiyecek

TATLI : Turkish Turkish

sinirlendirmeden, hoşa gidecek bir biçimde, tatlılıkla

TATLI BELA : Turkish Turkish

sevildikleri için verdikleri sıkıntı ve üzüntülere katlanılan (kimse)

TATLI DİL : Turkish Turkish

gönül alıcı söz

TATLI DİL GÜLER YÜZ : Turkish Turkish

şefkatli, gönül alıcı konuşma ve davranış

TATLI DİL YILANI DELİĞİNDEN ÇIKARIR : Turkish Turkish

gönül alıcı, okşayıcı sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir

TATLI DİLLİ ( YA DA SÖZLÜ) : Turkish Turkish

güzel, kandırıcı, gönül alıcı konuşan

TATLI LİMON SUYU : Turkish Turkish

tatlı olan bir tür limon

TATLI SERT : Turkish Turkish

ne çok sert, ne çok yumuşak (söz, davranış)