Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
TECRÜBESİ OLMAK : Turkish Turkish

görgüsü, deneyimi olmak

TECRÜBESİZ : Turkish Turkish

tecrübesi olmayan, deneyimsiz

TECRÜBESİZLİK : Turkish Turkish

tecrübesiz olma durumu, deneyimsizlik

TECRÜBİ : Turkish Turkish

deneysel

TECVİT : Turkish Turkish

sözcüklerin söylenişinde, seslerin çıkışlarına, uzunluk ve kısalıklarına göre okunması

TECVİT : Turkish Turkish

kuran'ın doğru okunmasını sağlayan bilim

TECVİT : Turkish Turkish

u bilim üzerine yazılmış kitap

TECVİZ : Turkish Turkish

yapılmasını uygun bulma, izin verme

TECVİZ ETMEK : Turkish Turkish

uygun bulmak, izin verme

TECZİYE : Turkish Turkish

cezalandırma

TECZİYE ETMEK : Turkish Turkish

cezalandırmak

TEDAFÜİ : Turkish Turkish

savunma ile ilgili olan, savunmalık

TEDAHÜL : Turkish Turkish

irbirinin içine girme, geçişme

TEDAHÜL : Turkish Turkish

ödemede gecikme

TEDAHÜL : Turkish Turkish

yığılıp kalma, birikme

TEDAHÜLDE KALMAK : Turkish Turkish

ödenmeden birikmek

TEDAİ : Turkish Turkish

çağrışım

TEDARİK ETMEK : Turkish Turkish

ulmak, sağlamak

TEDARİK, -Kİ : Turkish Turkish

araştırıp bulma, sağlama, elde etme

TEDARİKLEME : Turkish Turkish

tedariklemek eylemi

TEDARİKLEMEK : Turkish Turkish

sağlamak, tedarik etmek

TEDARİKLİ : Turkish Turkish

her şeyi önceden sağlamış olan

TEDARİKLİ : Turkish Turkish

her şeyi önceden sağlamış olarak

TEDARİKSİZ : Turkish Turkish

önceden gereken şeyleri sağlamamış olan

TEDARİKSİZ : Turkish Turkish

önceden gereken şeyleri sağlamadan