Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

TEPMEK, -ER : Turkish Turkish

(hayvan) ayağıyla vurmak

TEPMEK, -ER : Turkish Turkish

üzerine basarak sıkıştırmak

TEPMEK, -ER : Turkish Turkish

güçlükle, çokça yürümek

TEPMEK, -ER : Turkish Turkish

değerini anlamamak, geri çevirmek

TEPMEK, -ER : Turkish Turkish

yeniden ortaya çıkmak, tazelenmek, depreşmek

TEPSERMEK : Turkish Turkish

kurumaya başlamak

TEPSİ : Turkish Turkish

fincan, tabak, bardak gibi şeyleri taşımaya yarayan, türlü büyüklükte,derinliği olmayan düz kap

TEPSİ : Turkish Turkish

ıçinde börek, tatlı vb. pişirmeye yarayan, az derin, geniş, düz kap

TEPSİ : Turkish Turkish

tepsi biçiminde olan

TEPSİ : Turkish Turkish

ir tepsinin alabileceği miktarda olan

TEPTİM KEÇE OLDU, SİVRİLTTİM KÜLAH OLDU : Turkish Turkish

ir şeyi işine geldiği gibi gösterenler ya da yorumlayanlar için söylenir

TER : Turkish Turkish

derinin gözeneklerinden sızan, kendine özgü bir kokusu olan, yapışkan, renksiz, tuzlu sıvı

TER ALIŞTIRMAK : Turkish Turkish

terinin biraz kurumasını beklemek

TER BASMAK : Turkish Turkish

çok terlemek

TER BOŞANMAK : Turkish Turkish

sıkıntıdan birdenbire çok terlemek

TER DÖKMEK : Turkish Turkish

çok terlemek

TER DÖKMEK : Turkish Turkish

(bir iş yapmak için) zahmet çekmek

TER TER : Turkish Turkish

direnmek, istememek, inat etmek, sinirlenmek anlamlarında ter ter tepinmek deyiminde geçer

TERAKKİ : Turkish Turkish

ılerleme, yükselme, gelişme

TERAKKİ ETMEK : Turkish Turkish

ilerlemek

TERAKKİPERVER : Turkish Turkish

ılerici

TERAKÜM : Turkish Turkish

irikme, yığılma

TERAKÜM ETMEK : Turkish Turkish

irikmek, yığılmak

TERANE : Turkish Turkish

ezgi, °makam, °nağme

TERANE : Turkish Turkish

çok yinelendiğinden usanç verici bir durum alan söz