Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
TOMURMAK : Turkish Turkish

ağaç ve asmalarda filiz vermek üzere gözler kabarmak; tomurcuklanmak

TOMURMAK : Turkish Turkish

şişip kabarmak

TON : Turkish Turkish

in kilogramlık ağırlık birimi; bir metre küp oylumunda ve +4 °c'deki arı suyun ağırlığı

TON : Turkish Turkish

ınsan ya da çalgı sesinin yükseklik ya da alçaklık derecesi

TON : Turkish Turkish

konuşmada sesin duyguları belirtecek biçimde çıkması

TON : Turkish Turkish

ir rengin koyuluk ya da açıklık derecesi

TON LA : Turkish Turkish

pek çok

TONAJ : Turkish Turkish

ir taşıtın alabildiği ton miktarı

TONAJ : Turkish Turkish

ir ticaret gemisinin iç oylumunun hesaplanmasıyla bulunan taşıma kapasitesi

TONALİTE : Turkish Turkish

elirli bir tonda yazılmış müzik parçasının niteliği

TONGA : Turkish Turkish

hile, düzen, tuzak

TONGAYA BASMAK ( YA DA DÜŞMEK) : Turkish Turkish

kendisini kötü bir duruma düşürmek için hazırlanan bir düzene uğramak, tuzağa düşmek

TONİK : Turkish Turkish

organları uyaran ve güçlendiren (ilaç)

TONİK : Turkish Turkish

kimi içkilere katılan sıvı madde

TONİK : Turkish Turkish

cilt bakımında kullanılan yüze ve boyna sürülen losyon

TONİLATO : Turkish Turkish

gemilerin alabileceği yükü belirtmekte kullanılan, bir tona eşit birim

TONİLATOLUK : Turkish Turkish

herhangi bir tonilato oylumunda olan

TONLAMAK : Turkish Turkish

titremlemek

TONLANMAK : Turkish Turkish

titremlenmek

TONLUK : Turkish Turkish

herhangi bir ton oylumunda olan

TONOZ : Turkish Turkish

tuğla ve harçla örülmüş alttan obruk, yarım silindir biçiminde tavan örtüsü

TONOZ : Turkish Turkish

ir kemerin aralıksız devam etmesiyle oluşan örtü biçimi

TONTON : Turkish Turkish

sevimli, hoş kimse

TONTONLAŞMA : Turkish Turkish

tontonlaşmak eylemi

TONTONLAŞMAK : Turkish Turkish

tonton olmak