Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

TORPİDOBOT : Turkish Turkish

torpido

TORPİL : Turkish Turkish

savaş gemilerinde sualtı silahı olarak kullanılan büyük bomba

TORPİL : Turkish Turkish

kayırıcı, arka

TORPİL YAPMAK ( YA DA PATLATMAK) : Turkish Turkish

ayrıcalık yapmak, iltimas yapmak

TORPİLBALIĞI, -NI : Turkish Turkish

tırpanayı andıran ve başındaki bir organdan elektrik çıkararak başka balıkları öldüren, yavru doğurucu bir balık, uyuşturanbalığı (raia torpedo)

TORPİLLEME : Turkish Turkish

torpillemek eylemi

TORPİLLEMEK : Turkish Turkish

torpille batırmak, torpil atmak

TORPİLLEMEK : Turkish Turkish

sınıfta kalmak

TORPİLLENME : Turkish Turkish

torpillenmek eylemi

TORPİLLENMEK : Turkish Turkish

torpillemek eylemi yapılmak

TORPİLLİ : Turkish Turkish

torpili bulunan, arkalı, °iltimaslı

TORPİLLİ : Turkish Turkish

kayıranı olan, iltimaslı

TORPİLLİ : Turkish Turkish

torpille silahlandırılmış savaş gemisi

TORPİLSİZ : Turkish Turkish

kayıranı olmayan, iltimassız

TÖRPÜ : Turkish Turkish

ağaç ya da kurşun, kalay gibi yumuşak metallerin kabasını almaya yarayan, dişleri uzun ve aralıklı olan eğe

TÖRPÜ : Turkish Turkish

ir şeyin yüzündeki pürüzleri gidermek, düzgünleştirmek için kullanılan kısa, ince, pürtüklü eğe

TÖRPÜLEME : Turkish Turkish

törpülemek eylemi

TÖRPÜLEMEK : Turkish Turkish

törpü ile düzeltmek

TÖRPÜLEMEK : Turkish Turkish

sivri noktalarını gidermek

TÖRPÜLEMEK : Turkish Turkish

ınceltmek, terbiye etmek

TÖRPÜLENME : Turkish Turkish

törpülenmek eylemi

TÖRPÜLENMEK : Turkish Turkish

törpülemek eylemi yapılmak

TÖRPÜLÜ : Turkish Turkish

törpülenmiş

TORTOP, -PU : Turkish Turkish

tümüyle top biçiminde (olan)

TORTU : Turkish Turkish

ir çökelme sonunda bir sıvının dibine çöken katı madde, çökelti, °rüsup