Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

TOZDAN DUMANDAN FERMAN OKUNMAMAK : Turkish Turkish

ortalık çok karışık olmak

TÖZEL : Turkish Turkish

tözle ilgili

TÖZELLİK : Turkish Turkish

tözel olma durumu

TOZKOPARAN : Turkish Turkish

çok rüzgârlı (yer)

TOZLANMA : Turkish Turkish

tozlanmak eylemi

TOZLANMAK : Turkish Turkish

tozlu duruma gelmek, üstüne toz konmak

TOZLAŞMA : Turkish Turkish

tozlaşmak eylemi

TOZLAŞMA : Turkish Turkish

erkekorganlardaki çiçektozunun, rüzgâr ya da böceklerin aracılığıyla çiçeklerin tepeciğine konması, döllenme

TOZLAŞMAK : Turkish Turkish

toz durumuna gelmek, tozarmak

TOZLAŞTIRMA : Turkish Turkish

tozlaştırmak eylemi

TOZLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

toz durumuna getirmek

TOZLU : Turkish Turkish

toza bulanmış ya da tozu olan

TOZLUK : Turkish Turkish

pantolonun paçasını tozdan korumak için ayakkabının üzerine geçirilip düğmelenen ya da dizden aşağı uzanarak ayağın üstünü örten dar paçalık, °getir

TOZPEMBE : Turkish Turkish

açık pembe renk

TOZPEMBE : Turkish Turkish

u renkte olan

TOZSABUN : Turkish Turkish

toz durumuna getirilmiş sabun

TOZŞEKER : Turkish Turkish

ufak billur biçiminde şeker

TOZU DUMANA KATMAK : Turkish Turkish

toz kaldırarak hızla kaçmak

TOZU DUMANA KATMAK : Turkish Turkish

ortalığı karmakarışık etmek

TOZUMAK : Turkish Turkish

ir yerden çıkan ya da havalanan toz çevreye yayılmak

TOZUNTU : Turkish Turkish

tozuyarak uçuşan tozlar

TOZUNU ALMAK (ATMAK, SİLKMEK YA DA SİLKELEMEK) : Turkish Turkish

ir şeyi silerek tozdan temizlemek

TOZUNU ALMAK (ATMAK, SİLKMEK YA DA SİLKELEMEK) : Turkish Turkish

dövmek, hırpalamak

TOZUTA TOZUTA 1) : Turkish Turkish

toz kaldırarak

TOZUTA TOZUTA 1) : Turkish Turkish

ir şeyi toz durumunda savurarak