Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

ÜSLENME : Turkish Turkish

üslenmek eylemi

ÜSLENMEK : Turkish Turkish

ir yeri kendine üs seçerek orada yerleşmek

USLU : Turkish Turkish

toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli, °müeddep, "yaramaz" karşıtı

USLU : Turkish Turkish

(hayvan için) uysal

USLU : Turkish Turkish

akıllı, °zeki

USLU DURMAK ( YA DA OTURMAK) : Turkish Turkish

yaramazlık etmemek

ÜSLÜK : Turkish Turkish

aşörtüsü, başa örtülen peştemal

USLULUK : Turkish Turkish

uslu olma durumu

ÜSLUP : Turkish Turkish

oluş, deyiş ya da yapış biçimi, °tarz

ÜSLUP : Turkish Turkish

ir sanatçıya, bir çağa ya da bir ülkeye özgü teknik, renk, biçimlendirme ve söyleyiş özelliği, biçem

ÜSLUP : Turkish Turkish

sanatçının görüş, duyuş, anlayış ve anlatıştaki özelliği ya da bir türün, bir çağın kendine özgü anlatış biçimi, biçem, °tarz, °stil

ÜSLUPÇU : Turkish Turkish

üslubu beğenilen (yazar), biçemci

ÜSLUPÇULUK : Turkish Turkish

üsluba gösterilen aşırı özen, biçemcilik

ÜSLUPLAŞTIRMA : Turkish Turkish

üsluplaştırmak eylemi, biçemleştirme

ÜSLUPLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

doğal bir biçimi yalınlaştırarak ya da estetik amaçlarla değiştirerek yorumlamak, biçemleştirmek

ÜŞMEK, -ER : Turkish Turkish

çokça gelip toplanmak, üşüşmek

ÜŞNİYE : Turkish Turkish

suyosunları

UŞŞAK : Turkish Turkish

türk müziğinde ana makamlardan biri

USSAL : Turkish Turkish

usa uygun, yalnız usa dayanan, °akli °rasyonel

USSALLAŞMA : Turkish Turkish

usa uygun duruma gelme

USSALLAŞMAK : Turkish Turkish

usa uygun duruma gelmek

USSALLAŞTIRMA : Turkish Turkish

herhangi bir işi ya da davranışı usa uygun kılma, °rasyonalizasyon

USSALLIK : Turkish Turkish

ussal olanın niteliği, °rasyonalite

USSALLIK : Turkish Turkish

ir amaca en etkin biçimde ulaştıracak araçları kullanmayı gerektiren tutum

ÜST BAŞ : Turkish Turkish

giyecekler, giysiler