Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

USTA İŞİ : Turkish Turkish

eli uz, işinin eri olan kimsenin işi

USTABAŞI, -NI : Turkish Turkish

ustaların çalışmasını denetleyen ya da birçok usta yetiştiren usta

USTABAŞILIK : Turkish Turkish

ustabaşı olma durumu

USTACA : Turkish Turkish

el uzluğu ile, ustalıkla

USTACA : Turkish Turkish

ecerikli olarak, kurnazlıkla

USTALAŞMA : Turkish Turkish

ustalaşmak eylemi

USTALAŞMAK : Turkish Turkish

ir işi yapmakta usta duruma gelmek

USTALIK : Turkish Turkish

usta olma durumu

USTALIK : Turkish Turkish

eceriklilik, el uzluğu, °maharet

USTALIKLA : Turkish Turkish

ustaca

USTALIKLA : Turkish Turkish

kurnazca

USTALIKLI : Turkish Turkish

ustalıkla yapılmış

ÜSTALİZE : Turkish Turkish

alizelere karşıt olarak, her iki yarıkürede ekvator bölgelerinden kutuplara doğru
10 kilometre yükseklerde esen yel

ÜSTAT : Turkish Turkish

ilim ya da sanat alanında üstün bilgisi ve yeteneği olan kimse

ÜSTAT : Turkish Turkish

senlibenli konuşmada erkekler arasında seslenme olarak kullanılır

ÜSTATLIK : Turkish Turkish

üstat olma durumu

ÜSTBİTKEN : Turkish Turkish

aşka bir bitkinin üzerinde biten, ama asalak olmayan (bitki), °epifit

ÜSTÇAVUŞ : Turkish Turkish

orduda astsubaylığın ikinci aşaması olan, çavuşla başçavuş arasındaki görevli

ÜSTÇAVUŞLUK : Turkish Turkish

üstçavuş olma durumu ya da üstçavuşun rütbesi

ÜSTÇENE : Turkish Turkish

çenenin üst bölümü, üstdudağın bulunduğu yöndeki çene

ÜSTÇENE : Turkish Turkish

mengenenin v biçimli, üzerinde yiv ve setler bulunan çenesi

ÜSTDERİ : Turkish Turkish

deriyi oluşturan iki tabakadan dışta olanı, °epiderm

ÜSTDERİ : Turkish Turkish

yüksek bitkilerde bütün bölümleri sararak onları dış etkilerden koruyan renksiz, saydam, birgözeli tabaka, °epiderm

ÜSTDERİ ALTI : Turkish Turkish

üstderinin altında bulunan göze katmanı

ÜSTDİL : Turkish Turkish

dilbilimsel konuları betimlemek için kullanılan dil