Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

UYARILMA : Turkish Turkish

uyarılmak eylemi

UYARILMAK : Turkish Turkish

uyarmak eylemine konu olmak

UYARILMAK : Turkish Turkish

uyandırılmak

UYARIM : Turkish Turkish

ir uyaran karşısında organizmanın gösterdiği tepki, °tembih

UYARIM : Turkish Turkish

ir uyarma nedeniyle herhangi bir kas ya da salgıbezinde olan açık ya da gizli değişme

UYARINCA : Turkish Turkish

gereğince, °mucibince

UYARIŞ : Turkish Turkish

uyarmak eylemi ya da biçimi

UYARLAÇ : Turkish Turkish

ayrı büyüklük ve yapılarda olan parçaları bir araya getirmek için kullanılan bağlama parçası, °adaptör

UYARLAMA : Turkish Turkish

uyarlamak eylemi, °adaptasyon

UYARLAMA : Turkish Turkish

ir yapıtı çevrildiği dilin, konuşulduğu toplumun yaşayışına, göreneklerine, inançlarına uygun duruma getirme, °adaptasyon

UYARLAMA : Turkish Turkish

uyarlanmış, °adapte

UYARLAMAK : Turkish Turkish

irbirine herhangi bir bakımdan uyar duruma getirmek; °intibak ettirmek

UYARLAMAK : Turkish Turkish

yazın yapıtlarını, sinema, tiyatro, radyo ve televizyonun teknik olanaklarına uygun duruma getirmek, °adapte etmek

UYARLAMAK : Turkish Turkish

ir yabancı yapıtı, kişi ve yer adlarını değiştirerek yerli bir yapıt durumuna getirmek; °adapte etmek

UYARLANMA : Turkish Turkish

uyarlanmak eylemi

UYARLANMAK : Turkish Turkish

uyarlamak eylemi yapılmak

UYARLAYICI : Turkish Turkish

uyarlama2 eylemini yapan kimse

UYARLIK : Turkish Turkish

uygun olma durumu, uygunluk

UYARMA : Turkish Turkish

uyarmak eylemi

UYARMA : Turkish Turkish

ir duyu organını ya da tüm bir sinir düzenini, kendi dışındaki bir nesne ya da durumun, bir tepkide bulunmaya yöneltmesi,°tembih

UYARMA KOMUTU : Turkish Turkish

jimnastikteki komutun alıştırma için uyarıcı nitelikteki ilk ve uzunca evresi

UYARMAK : Turkish Turkish

ir kimseye bir davranışta bulunmamasını söylemek, °ikaz etmek

UYARMAK : Turkish Turkish

görevini gereği gibi yapmayan kimseye nasıl davranması gerektiğini anımsatmak,°ihtarda bulunmak

UYARMAK : Turkish Turkish

uyandırmak

UYARMAK : Turkish Turkish

ir canlının herhangi bir organını dıştan bir etki ile görev yapmaya zorlamak