Turkish Turkish
ÜZENGİTAŞI, -NI : Turkish Turkish
ir kemerin iki yanında ayaklar üzerine gelen ilk taş
ÜZERE : Turkish Turkish
erek anlatır
ÜZERE : Turkish Turkish
koşul anlatır
ÜZERE : Turkish Turkish
yakın olmayı, yakınlaşmayı anlatır
ÜZERE : Turkish Turkish
gibi, (bu) yolda, (bu) biçimde
ÜZERİ : Turkish Turkish
ir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, üstü
ÜZERİ : Turkish Turkish
ir şeyin görülen yanı, yüzü
ÜZERİ : Turkish Turkish
ir şeyin dış yüzü, yüzey
ÜZERİ : Turkish Turkish
giysi
ÜZERİ : Turkish Turkish
vücut, beden
ÜZERİ : Turkish Turkish
artan, geriye kalan bölüm
ÜZERİ : Turkish Turkish
kimi tamlamalarda zaman, vakit bildirir
ÜZERİ : Turkish Turkish
üzeri sözcüğü kimi deyimlerde sorumluluk, yükümlülük anlatır
ÜZERİNDE : Turkish Turkish
üstünde
ÜZERİNDE : Turkish Turkish
ıle ilgili, üzerine
ÜZERİNDE DURMAK : Turkish Turkish
ir işe önem vermek, bir işle yakından ve sürekli ilgilenmek
ÜZERİNDE KALMAK : Turkish Turkish
(mal ya da iş) artırma sırasında bir kimsenin olmak
ÜZERİNDE KALMAK : Turkish Turkish
istenmeyen şey birine yüklenmek, sorumluluğuna bırakılmak
ÜZERİNDE KARA BULUTLAR DOLAŞMAK : Turkish Turkish
huzuru, uyumu bozan oluşum bulunmak
ÜZERİNDEN ATMAK : Turkish Turkish
ir şeyi ödev edinmemek
ÜZERİNDEN ATMAK : Turkish Turkish
etkisinden kurtulmak: korkuyu üzerinden atmak
ÜZERİNDEN DÖKÜLMEK : Turkish Turkish
(giysi için) bol ve biçimsiz olmak
ÜZERİNE : Turkish Turkish
üstüne
ÜZERİNE : Turkish Turkish
ılgili, ilişkin, değgin, °dair, °hakkında
ÜZERİNE : Turkish Turkish
-den dolayı, göre
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani