Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
VALF : Turkish Turkish

vana

VALİ : Turkish Turkish

ir ilde hükümeti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi, ilbay

VALİDE : Turkish Turkish

ana, anne

VALİDE SULTAN : Turkish Turkish

padişahın annesine verilen san

VALİLİK : Turkish Turkish

vali olma durumu

VALİLİK : Turkish Turkish

valinin görevi

VALİLİK : Turkish Turkish

valinin orunu ve bu oruna bağlı resmi dairelerin tümü

VALİLİK : Turkish Turkish

ıl, °vilayet

VALİZ : Turkish Turkish

elde taşınabilir küçük çanta

VALLAHİ : Turkish Turkish

"tanrı'yı tanık tutarım", "tanrı hakkı için" anlamında ant

VALLAHİ BİLLAHİ : Turkish Turkish

vallahi andının tam biçimi

VALS : Turkish Turkish

ir tür salon dansı

VALS : Turkish Turkish

u dansın müziği

VALS : Turkish Turkish

kimi besteciler tarafından yalnızca çalınmak için hazırlanmış beste türü

VAMP : Turkish Turkish

erkekleri baştan çıkaran kadın oyuncu

VAMPİR : Turkish Turkish

ınsanların kanını emdiğine inanılan hortlak

VAMPİR : Turkish Turkish

yarasalardan, kuyruksuz, kan emici olmayan, meyve ile beslenen bir memeli türü (vampyrus spectrum)

VAMPİRCE : Turkish Turkish

vampire yakışır biçimde

VAMPİRLİK : Turkish Turkish

vampirin davranışlarının tümü

VAMPİRLİK : Turkish Turkish

vampir gibi davranma biçiminde beliren akıl ve ruh sayrılığı

VANA : Turkish Turkish

oru içindeki bir akışkanın akışını durdurmaya ya da serbest bırakmaya yarayan aygıt, °valf

VANADYUM : Turkish Turkish

atom numarası 23, atom ağırlığı 51, yoğunluğu 5,7 olan ve 1710 °c' de ergiyen beyaz bir element, simgesi v

VANDAL : Turkish Turkish

miladın başlangıç yıllarında yaşayan ve roma ımpantorluğu ile yaptığı savaşlarda acımasızlığı ile ün salan bir doğu germen halkı

VANDAL : Turkish Turkish

eski kültür ve sanat anıtlarını yakıp yıkan; bunların değerini bilmeyen kimse ya da halk

VANDALİZM : Turkish Turkish

vandallık