Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YAKIŞTIRMAK : Turkish Turkish

uygun ve yerinde görmek, iyi karşılamak

YAKIŞTIRMAK : Turkish Turkish

ir durum ya da niteliği bir kimse için düşünmek, yormak

YAKIT, -TI : Turkish Turkish

odun, kömür, mazot gibi ısı sağlamak amacıyla yakılan madde, yakacak, °mahrukat

YAKITÇI : Turkish Turkish

yakıt satan kimse

YAKLAŞIK : Turkish Turkish

gerçek değeri ya da miktarı değil, ondan az fazla ya da eksik bir niceliği gösteren, aşağı yukarı bir değerlendirme yapılarak bulunan, °takribi

YAKLAŞIK BİLGİ : Turkish Turkish

ilimsel bakımdan geçerli sayılabilecek kadar açık ve nesnel olan fakat bilim geliştikçe yeniden gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi gerekecek olan bilgi

YAKLAŞIK DEĞER : Turkish Turkish

ir niceliğin gerçek tutarından az eksik ya da az artık olan değeri

YAKLAŞILMA : Turkish Turkish

yaklaşılmak eylemi

YAKLAŞILMAK : Turkish Turkish

yaklaşmak eylemi yapılmak

YAKLAŞIM : Turkish Turkish

yaklaşmak eylemi

YAKLAŞIM : Turkish Turkish

ir sorunu ele alış, ona bakış biçimi

YAKLAŞMA : Turkish Turkish

yaklaşmak eylemi, °iktiran

YAKLAŞMAK : Turkish Turkish

(zaman ya da uzaklık için) arada az bir aralık kalacak biçimde ilerlemek,aradaki uzaklığı azaltmak ya da tümden ortadan kaldırmak için ileri gitmek

YAKLAŞMAK : Turkish Turkish

az bir süre kalmak

YAKLAŞMAK : Turkish Turkish

enzemek, andırmak, uygun olmak

YAKLAŞMAK : Turkish Turkish

ir konuyu, bir sorunu ele alarak değerlendirmek: roman gerçeğe ne kadar yaklaşırsa o kadar başarılı sayılır

YAKLAŞMAK : Turkish Turkish

yakınlaşmak

YAKLAŞTIRIM : Turkish Turkish

yaklaştırmak eylemi

YAKLAŞTIRMA : Turkish Turkish

yaklaştırmak eylemi

YAKLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

ir şeyi kendine yakın duruma getirmek: kitabı gözlerine yaklaştırdı

YAKLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

ıki şeyi birbirine yakın duruma getirmek

YAKMA : Turkish Turkish

yakmak eylemi

YAKMAÇ : Turkish Turkish

sıvı yakıtı kolayca yanabilecek taneciklere ayırarak püskürten aygıt, °brülör

YAKMAK, -AR : Turkish Turkish

yanmasını sağlamak ya da yanmasına yol açmak, tutuşturmak

YAKMAK, -AR : Turkish Turkish

ateşle yok etmek