Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YALDIZLAMAK : Turkish Turkish

gösterişli süslerle değersizliğini ya da kötülüğünü gizlemek

YALDIZLANIŞ : Turkish Turkish

yaldızlanmak eylemi ya da biçimi

YALDIZLANMA : Turkish Turkish

yaldızlanmak eylemi

YALDIZLANMAK : Turkish Turkish

yaldızlamak eylemi yapılmak ya da yaldızlamak eylemine konu olmak

YALDIZLATMA : Turkish Turkish

yaldızlatmak eylemi

YALDIZLATMAK : Turkish Turkish

yaldızlamak eylemini yaptırmak

YALDIZLI : Turkish Turkish

üzerine yaldız sürülmüş, yaldızla süslenmiş

YALDIZLI : Turkish Turkish

aldatıcı, göz boyayıcı

YALDIZLI HAP : Turkish Turkish

kötülüğü örtülerek, gizlenerek verilen şey

YALELLİ : Turkish Turkish

arapça şarkı

YALELLİ GİBİ ( YA DA ARABIN YALELLİSİ GİBİ) : Turkish Turkish

usanç vererek sürüp giden iş, konuşma vb. için kullanılır

YALGIN : Turkish Turkish

ilgım, pusarık, °serap

YALI : Turkish Turkish

deniz göl ya da ırmak kenarı, düz ve açık su kıyısı, °sahil

YALI : Turkish Turkish

su kıyısında yapılmış büyük, görkemli ev

YALI AĞASI : Turkish Turkish

kıyıları korumakla görevli komutan

YALI KAZIĞI GİBİ : Turkish Turkish

uzun boylu ve iri kemikli kimseleri nitelerken kullanılır

YALI UŞAĞI : Turkish Turkish

deniz kıyısı yerlerde doğup büyümüş kimse

YALIÇAPKINI, -NI : Turkish Turkish

yalıçapkınıgillerden, su kıyılarında yaşayan, sırtı mavi ve yeşil, karnı pasrengi bir kuş, emircik, iskelekuşu (alcedo atthis)

YALIÇAPKINIGİLLER : Turkish Turkish

örneği yalıçapkını olan, omurgalı hayvanlardan kuşlar sınıfına giren bir familya

YALIM : Turkish Turkish

alev

YALIM : Turkish Turkish

kılıç, bıçak gibi kesici araçların keskin yüzü

YALIMI ALÇAK : Turkish Turkish

yüreksiz

YALIMI ALÇAK : Turkish Turkish

alçak gönüllü

YALIMLANMA : Turkish Turkish

yalımlanmak eylemi

YALIMLANMAK : Turkish Turkish

yalım durumuna gelmek, tutuşup yalımı saçmak