Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YALINGÖZ : Turkish Turkish

ir tür kertenkele

YALINKAT, -TI : Turkish Turkish

tek katı olan

YALINKAT, -TI : Turkish Turkish

sağlam olmayan, dayanıksız

YALINKAT, -TI : Turkish Turkish

asit, derinliği olmayan, üstünkörü

YALINKATLIK : Turkish Turkish

yalınkat olma durumu

YALINKILIÇ : Turkish Turkish

elinde kılıç olduğu halde, kılıçlı olarak, dalkılıç

YALINLAŞMA : Turkish Turkish

yalınlaşmak eylemi

YALINLAŞMAK : Turkish Turkish

yalın (ii) duruma gelmek

YALINLAŞTIRILIŞ : Turkish Turkish

yalınlaştırılmak eylemi ya da biçimi

YALINLAŞTIRILMA : Turkish Turkish

yalınlaştırılmak eylemi

YALINLAŞTIRILMAK : Turkish Turkish

yalın duruma getirilmek

YALINLAŞTIRMA : Turkish Turkish

yalınlaştırmak eylemi

YALINLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

süslerden, katkılardan arındırmak, yalın bir duruma gelmesini sağlamak

YALINLIK : Turkish Turkish

yalın olma durumu, birleşik ya da karmaşık olmama durumu, °sadelik

YALINLIK : Turkish Turkish

açık, süsten ve zorlamadan uzak, kolayca anlaşılabilen anlatım

YALITICI : Turkish Turkish

yalıtkan

YALITICILIK : Turkish Turkish

yalıtıcı olma durumu

YALITILMA : Turkish Turkish

yalıtılmak eylemi

YALITILMAK : Turkish Turkish

yalıtmak eylemi yapılmak

YALITIM : Turkish Turkish

elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için, iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma, °tecrit, °izolasyon

YALITIM : Turkish Turkish

elektrik ve ısı akımını engelleme olayı, °izolasyon

YALITIMCI : Turkish Turkish

yalıtım işleri yapan kimse

YALITKAN : Turkish Turkish

elektrik iletkenliği sıfır ya da çok zayıf olan (cisim ya da madde), °izolatör

YALITKAN : Turkish Turkish

herhangi bir değmeyi, sürtünmeyi önlemek için, elektrik iletkenlerini saran, koruyan porselen, kauçuk gibi madde

YALITKANLIK : Turkish Turkish

yalıtkan olma durumu