Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YAMAÇ : Turkish Turkish

dağın ya da tepenin herhangi bir yanı

YAMAÇ : Turkish Turkish

karşı ön, alnaç

YAMAÇ : Turkish Turkish

yan, yakın

YAMACI : Turkish Turkish

ayakkabı yamayan, onaran kimse, ayakkabı eskicisi

YAMACILIK : Turkish Turkish

yama yapma işi

YAMAK : Turkish Turkish

ir işte yardımcı olarak çalışan erkek

YAMAK : Turkish Turkish

yeniçeri ocağında topçu ve humbaracı gibi askeri kuruluşlarda aday olarak bulunan kimse

YAMAK : Turkish Turkish

irinin etkisinde kalarak onun sözünden hiç çıkmayan kimse

YAMAKLIK : Turkish Turkish

yamak olma durumu

YAMAKLIK ETMEK : Turkish Turkish

ir işte yardımcı olarak çalışmak

YAMALAMA : Turkish Turkish

yamalamak eylemi

YAMALAMAK : Turkish Turkish

yama ile onarmak, yama vurmak

YAMALANMA : Turkish Turkish

yamalanmak eylemi

YAMALANMAK : Turkish Turkish

yama ile onarılmak, yama vurulmak

YAMALI : Turkish Turkish

yama vurulmuş, yama ile onarılmış olan

YAMALI : Turkish Turkish

(ınsan için) yüzünde lekeler bulunan

YAMALI BOHÇA : Turkish Turkish

tutarsız, birbirine uymayan şeyler için kullanılır

YAMALI BOHÇA : Turkish Turkish

kırkpare, °peçvörk

YAMALIK : Turkish Turkish

yama yapmaya yarar kumaş parçası

YAMAMA : Turkish Turkish

yamamak eylemi

YAMAMAK : Turkish Turkish

yama koyarak onarmak, yamalamak

YAMAMAK : Turkish Turkish

ıstenmeyen kimse ya da şeyi birine mal etmek

YAMAN : Turkish Turkish

(güç, etki ya da beceri için) alışılmışın üzerinde olan

YAMAN : Turkish Turkish

kötü, korkulan

YAMANLAŞMA : Turkish Turkish

yamanlaşmak eylemi