Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YANI SIRA : Turkish Turkish

irlikte, beraberinde

YANI SIRA : Turkish Turkish

yanında

YANIK : Turkish Turkish

yanmış olan

YANIK : Turkish Turkish

engi koyulaşmış

YANIK : Turkish Turkish

duygulu, dokunaklı, acılı, etkili

YANIK : Turkish Turkish

sıkıntı ya da hastalıktan iyi gelişmemiş, kavruk

YANIK : Turkish Turkish

verimsiz, kıraç duruma gelmiş olan

YANIK : Turkish Turkish

ıkkın, üzüntülü dertli

YANIK : Turkish Turkish

yanmış yer, yanmış olan yerde kalan iz

YANIK : Turkish Turkish

yanmış ya da yanmakta olan şey

YANIK KOKMAK : Turkish Turkish

is kokmak

YANIK KOKMAK : Turkish Turkish

ortalıkta bir şeyin yandığını anlatan koku bulunmak

YANIK RÜZGÂR : Turkish Turkish

çabuk dinen yel

YANIK SES : Turkish Turkish

dokunaklı ses

YANIKARA : Turkish Turkish

karakabarcık, karayanık, °şarbon

YANIKLIK : Turkish Turkish

yanmış olma durumu

YANIKLIK : Turkish Turkish

acılı, kaygılı, bıkkın, dertli olma durumu

YANIKMAK : Turkish Turkish

yakınmak (ii)

YANIKSI : Turkish Turkish

iraz yanık olan

YANILGI : Turkish Turkish

yanılma durumu, yanlış davranış; yanlış, °hata

YANILGI : Turkish Turkish

ir sanatla, bir bilimle ilgili kuralların gereği gibi uygulanmayışından doğan sonuç

YANILGI : Turkish Turkish

yanlışı doğru ya da doğruyu yanlış sanma, °hata

YANILGIYA DÜŞMEK : Turkish Turkish

ilmeden bir yanlışlık yapmak

YANILIM : Turkish Turkish

paralojizm

YANILIŞ : Turkish Turkish

yanılmak eylemi ya da biçimi