Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YAPILIŞ : Turkish Turkish

ir şey yapılırken gerçekleştirilen özellik, nitelik, kuruluş, °bünye

YAPILMA : Turkish Turkish

yapılmak eylemi

YAPILMAK : Turkish Turkish

yapmak eylemine konu olmak

YAPILMAK : Turkish Turkish

gerçekleştirilmek, ortaya çıkarılmak

YAPIM : Turkish Turkish

yapmak eylemi, °inşa, °imal

YAPIM : Turkish Turkish

hammaddeyi el ya da makine ile işleyerek mal üretme, °imal

YAPIM : Turkish Turkish

ir filmin çevrilmesi ya da bir radyo, televizyon izlencesinin hazırlanması için gerekli çalışmaların tümü ve bu çalışmaların ürünü, °prodüksiyon

YAPIM EKİ : Turkish Turkish

sözcük kök ya da gövdesine getirilerek sözcüğün yeni bir kavram kazanmasını sağlayan ek

YAPIMCI : Turkish Turkish

ir şeyin yapılmasında, ortaya konulmasında, gerçekleştirilmesinde emeği geçen kimse ya da kuruluş, °imalatçı

YAPIMCI : Turkish Turkish

ir filmin çevrilişiyle ilgili bütün yönetim işlerini üzerine alan, anaparasını veren kimse, °prodüktör

YAPIMCI : Turkish Turkish

adyo, sinema programları düzenlemekle yükümlü kimse, °programcı

YAPIMCILIK : Turkish Turkish

araç, aygıt, eşya yapma ya da film çevirme işi

YAPIMEVİ, -Nİ : Turkish Turkish

hammaddeleri işleyerek piyasaya çıkacak duruma getiren işyeri, °imalathane

YAPIMEVİ, -Nİ : Turkish Turkish

film yapımı işiyle uğraşmak için kurulmuş ortaklık

YAPIN : Turkish Turkish

aygıt ya da el ile yapılmış her şey

YAPINCAK : Turkish Turkish

soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe

YAPINCAK : Turkish Turkish

seyrek taneli, kırmızı benekli bir tür üzüm, kınalı yapıncak

YAPINMA : Turkish Turkish

yapınmak eylemi

YAPINMAK : Turkish Turkish

kendine yapmak ya da kendi için yaptırmak

YAPINMAK : Turkish Turkish

özenmek, hazırlanmak

YAPINTI : Turkish Turkish

gerçekle çeliştiğini, gerçekliğe uymadığını bile bile tasarlanan şey, hayal gücüyle yaratılmış olan şey, °tasni

YAPINTI : Turkish Turkish

(bilgi kuramında ve varlıkbilimde) gerçeğe uymayan, ancak belirli bir kuramsal ya da kılgılı amaç için kullanılması sakıncasız olan tasarım

YAPINTICI : Turkish Turkish

yapıntıcılık görüşünü benimseyen kişi

YAPINTICILIK : Turkish Turkish

duyumlar yoluyla gösterilmeyen ve gösterilemeyen her şeyin birer yapıntı olduğunu; ancak bu yapıntıların, gerçek olmasalar da düşünme ve yaşamada gerekli olduğunu öne süren görüş

YAPINTILI : Turkish Turkish

yapıntı niteliğinde olan, °musanna