Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YARARLANMAK : Turkish Turkish

kendine yarar sağlamak, °faydalanmak, °istifade etmek

YARARLI : Turkish Turkish

yarar sağlayan, yararı olan, °faydalı, °nafi

YARARLIK : Turkish Turkish

yararlı çalışma

YARARLILIK : Turkish Turkish

ışe yarama durumu

YARARSAL : Turkish Turkish

yarar sağlayan

YARARSIZ : Turkish Turkish

yarar sağlamayan, yararı olmayan, °faydasız, °nafile

YARARSIZLAŞMA : Turkish Turkish

yararsızlaşmak eylemi

YARARSIZLAŞMAK : Turkish Turkish

yararsız duruma gelmek

YARARSIZLAŞTIRMA : Turkish Turkish

yararsızlaştırmak eylemi

YARARSIZLAŞTIRMAK : Turkish Turkish

yararsız duruma gelmek

YARASA : Turkish Turkish

yarasalardan, ön ayakları perdeli kanat biçiminde gelişmiş, vücudu yumuşak sık kıllarla kaplı, iskeletleri hafif yapılı, uçabilen memeli hayvan (vespertilio)

YARASALAR : Turkish Turkish

yarasa türlerini içine alan memeliler takımı

YARASI OLAN GOCUNUR : Turkish Turkish

ir işte sorumlu aranırken kusuru olan kimse telaşa düşer

YARAŞIK : Turkish Turkish

yaraşma, uyma, uygunluk

YARAŞIK ALMAK : Turkish Turkish

yaraşmak

YARAŞIKLI : Turkish Turkish

yaraşan, uygun, yakışır

YARAŞIKSIZ : Turkish Turkish

yaraşmayan, yakışmayan

YARASIN! : Turkish Turkish

"afiyet olsun" anlamında kullanılır

YARASINI DEŞMEK : Turkish Turkish

acıyı, üzüntüyü anımsatmak, tazelemek

YARASIZ : Turkish Turkish

yarası olmayan

YARASIZLIK : Turkish Turkish

yararlı iş görememe durumu

YARAŞMA : Turkish Turkish

yaraşmak eylemi

YARAŞMAK : Turkish Turkish

yakışmak, uymak

YARAŞMAK : Turkish Turkish

uygun olmak

YARAŞTIRMA : Turkish Turkish

yaraştırmak eylemi, °tensip