Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
YATIK YAZI : Turkish Turkish

sağdan sola doğru eğik olan yazı

YATILI : Turkish Turkish

geceleri de kalınıp yatılan (okul vb.), °leyli

YATILI : Turkish Turkish

geceleri de kalıp yatan (öğrenci, konuk), °leyli

YATILMA : Turkish Turkish

yatılmak eylemi

YATILMAK : Turkish Turkish

yatmak eylemi yapılmak

YATIM : Turkish Turkish

gemi direklerinin başa ya da kıça doğru olan eğimi

YATIP KALKIP : Turkish Turkish

her zaman, hep

YATIP KALKMAK : Turkish Turkish

gecelerini geçirmek

YATIP KALKMAK : Turkish Turkish

cinsel ilişkide bulunmak

YATIR : Turkish Turkish

elli bir yerde gömütü olan, doğaüstü gücü bulunduğuna ve insanlara yardım ettiğine inanılan ölü, °evliya

YATIRI : Turkish Turkish

elli bir süre sonunda ya da istenildiğinde geri alınmak üzere bankaya yatırılan para

YATIRILMA : Turkish Turkish

yatırılmak eylemi

YATIRILMAK : Turkish Turkish

yatırmak eylemi yapılmak

YATIRIM : Turkish Turkish

yatırmak eylemi

YATIRIM : Turkish Turkish

parayı, gelir getirici, taşınır ya da taşınmaz bir mala yatırma, °mevduat, °plasman

YATIRIM : Turkish Turkish

ulusal ekonominin ya da bir ticaret kuruluşunun üretim ve sunu gücünü artırıcı nitelikte olan aktif değerlerine yapılan yeni eklemeler, °envestisman

YATIRIM : Turkish Turkish

ir çıkar ya da kazanç sağlamak için yapılan davranış

YATIRIM YAPMAK : Turkish Turkish

gelir amacıyla bir işe para yatırmak

YATIRIM YAPMAK : Turkish Turkish

ilerde bir çıkar ya da kazanç sağlamak için önceden ortam hazırlamak

YATIRIMCI : Turkish Turkish

yatırım yapan kimse

YATIRIMCI : Turkish Turkish

yatırıma yönelen ya da yatırım yapmayı istediklendiren

YATIRIMCILIK : Turkish Turkish

yatırım yapma işi

YATIRMA : Turkish Turkish

yatırmak eylemi

YATIRMAK : Turkish Turkish

ir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak

YATIRMAK : Turkish Turkish

uyutmak