Turkish Turkish
YAVUKLU : Turkish Turkish
sevgili
YAVUZ : Turkish Turkish
kötü, °fena
YAVUZ : Turkish Turkish
güçlü, çetin
YAVUZ : Turkish Turkish
ıyi, güzel
YAVUZ HIRSIZ EV SAHİBİNİ BASTIRIR : Turkish Turkish
iri, suçunu zarar verdiği kimseye yüklediğinde söylenir
YAVUZCA : Turkish Turkish
yavuz bir biçimde olan
YAVUZLAŞMA, YAVUZLANMA : Turkish Turkish
yavuzlaşmak, yavuzlanmak eylemi
YAVUZLAŞMAK, YAVUZLANMAK : Turkish Turkish
yavuz duruma gelmek
YAVUZLAŞMAK, YAVUZLANMAK : Turkish Turkish
sertleşmek, kabadayılaşmak
YAVUZLUK : Turkish Turkish
yavuz olma durumu, yavuzca davranış
YAY : Turkish Turkish
ok atmaya yarayan, iki ucu arasına kiriş gerilmiş, eğri ağaç ya da metal çubuk
YAY : Turkish Turkish
türlü amaçlarla ve türlü biçimlerde yapılan esnek makine bölümleri
YAY : Turkish Turkish
keman, viyolonsel gibi çalgılarda, titreşim yoluyla ses çıkarmaya yarayan parça
YAY : Turkish Turkish
ir eğriden alınan parça
YAY : Turkish Turkish
zemberek
YAY : Turkish Turkish
zodyak üzerinde, akrep ile oğlak arasında bulunan burç. à zodyak
YAY GİBİ : Turkish Turkish
eğri
YAY GİBİ : Turkish Turkish
çok gergin
YAY KAŞ : Turkish Turkish
ince, düzgün kaş
YAYA : Turkish Turkish
yürüyerek giden (kimse)
YAYA : Turkish Turkish
yürüyerek, yayan
YAYA GEÇİDİ : Turkish Turkish
caddelerde yayaların geçmesi için ayrılmış geçit
YAYA KALDIN TATAR AĞASI : Turkish Turkish
istediğini elde edemeyen, başarısızlığa uğrayan kimseler için kullanılır
YAYA KALDIRIMI : Turkish Turkish
caddelerin iki yanında yayalara ayrılmış yol
YAYA KALMAK : Turkish Turkish
istediği şeyi yapamaz duruma gelmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani