Turkish Turkish
YAYIMLAMA : Turkish Turkish
yayımlamak eylemi
YAYIMLAMAK : Turkish Turkish
kitap, gazete, dergi gibi şeyleri basmak ve dağıtmak, °neşretmek
YAYIMLAMAK : Turkish Turkish
dinlenilecek, görülcek şeyleri radyo ve televizyonla sunmak, bildirmek, duyurmak
YAYIMLAMAK : Turkish Turkish
esmen bildirmek, °ilan etmek
YAYIMLANIŞ : Turkish Turkish
yayımlanmak eylemi ya da biçimi
YAYIMLANMA : Turkish Turkish
yayımlanmak eylemi
YAYIMLANMAK : Turkish Turkish
yayımlamak eylemi yapılmak, yayımlamak eylemine konu olmak
YAYIMLATMA : Turkish Turkish
yayımlatmak eylemi
YAYIMLATMAK : Turkish Turkish
yayımlanmasına neden olmak, yayımlanmasına olanak sağlamak
YAYIMLAYIŞ : Turkish Turkish
yayımlamak eylemi ya da biçimi
YAYIN : Turkish Turkish
asılıp satışa çıkarılan kitap, gazete gibi okunan ya da radyo ve televizyon aracılığıyla halka sunulan, duyurulan, iletilen şey, °neşriyat
YAYINBALIĞI, -NI : Turkish Turkish
yayınbalığıgillerden, başı büyük. ağzı geniş, derisi pulsuz, vücudu uzun, lezzetli, iri bir tatlı su balığı (silurus glanis)
YAYINBALIĞIGİLİER : Turkish Turkish
örnek hayvanı yayınbalığı olan amerika, afrika ve asyanın tatlı sularında yaşayan bir familya
YAYINCA : Turkish Turkish
herhangi bir konuda, bir dönemde yazılmış yapıtların tümü, °literatür
YAYINDIRICI : Turkish Turkish
işığın yayınmasını sağlamak için ışık kaynağı önüne konulan türlü yapıda yüzeyler
YAYINDIRMA : Turkish Turkish
ir ışığı, pürüzlü bir yüzeyde yansıtma
YAYINEVİ, -Nİ : Turkish Turkish
dergi, kitap vb.yi yayımlayan ya da satan kuruluş
YAYINIK : Turkish Turkish
pürüzlü yüzeyde yansıyan (ışık)
YAYINIM : Turkish Turkish
yayınma
YAYINMA : Turkish Turkish
işığın, pürüzleri bulunan bir yüzeyin her noktasında yansıyarak pek çok doğrultuda yayılması olayı
YAYINMA : Turkish Turkish
maddenin, erkesinden bir bölümünü vererek bir elektromanyetik ışıma oluşturması
YAYINMA : Turkish Turkish
moleküllerin, derişikliğin az olduğu yere doğru yayılması
YAYINTI : Turkish Turkish
yayılmış, dağılmış şeyler
YAYINTI : Turkish Turkish
ıçinde radyoaktif elementler bulunan bir kaptan yayılan gaz ya da sıvı
YAYIŞ : Turkish Turkish
yaymak eylemi ya da biçimi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani